Batum’da Gezilecek Yerler

Karadeniz’in kıyısında, Gürcistan’ın güneybatısında yer alan Batum, hem doğal güzellikleri hem de kültürel dokusuyla gezginlerin dikkatini çeken özel bir şehir. Türkiye sınırına yakın konumuyla ulaşım açısından oldukça elverişli olan Batum, subtropikal iklimi sayesinde yıl boyu ılıman havalara ev sahipliği yapar. Yaklaşık 150 bin kişilik nüfusu bulunan şehirde ağırlıklı olarak Gürcüce konuşulmakla birlikte, Rusça ve İngilizce de turistik bölgelerde sıkça duyulabilir. Nüfusun çoğunluğunu Hristiyan Ortodokslar oluştursa da Batum, farklı inançların ve kültürlerin bir arada yaşadığı hoşgörülü yapısıyla öne çıkar. Modern yapılar ile tarihi atmosferin iç içe geçtiği bu kıyı şehri, ziyaretçilerine hem görsel hem de kültürel anlamda zengin bir deneyim sunar.

Batum’da Gezilecek Tarihi Yerler

Alfabe Kulesi

Batum’un modern yüzünü yansıtan en çarpıcı yapılardan biri olan Alfabe Kulesi, sahil boyunca uzanan Miracle Park’ın simgesel noktalarından biri olarak ziyaretçilerini kendine hayran bırakıyor. Gürcü alfabesinin özgün harflerini DNA sarmalını andıran çelik yapısıyla gökyüzüne taşıyan bu 130 metrelik kule, ülkenin kültürel kimliğini çağdaş mimariyle buluşturuyor. İspanyol bir mimarın imzasını taşıyan tasarımıyla dikkat çeken yapı, özellikle gece ışıklandırmalarıyla Batum silüetinin en etkileyici detaylarından biri haline geliyor. Kulenin tepe katında yer alan restoran, panoramik şehir manzarası eşliğinde Gürcü şaraplarını tatmak isteyen gezginler için unutulmaz bir deneyim sunarken, fotoğraf tutkunları için de eşsiz kareler vadediyor.

Ali ve Nino Heykeli

Batum’un Karadeniz kıyısında, hem romantizmi hem de sanatın gücünü simgeleyen etkileyici bir yapı sizi bekliyor: Ali ve Nino Heykeli. Gürcü heykeltıraş Tamara Kvesitadze tarafından tasarlanan bu 8 metrelik çelik heykel, Azeri genç Ali ile Gürcü prenses Nino’nun imkânsız aşkını anlatan Kurban Said’in ünlü romanından ilham alıyor. Her akşam 19:00’da yavaşça birbirine yaklaşan ve kısa bir süreliğine kavuşup ardından iç içe geçerek uzaklaşan figürler, izleyenlere hem görsel hem duygusal bir deneyim sunuyor. Karadeniz’in kıyısında yükselen bu modern sanat eseri, Batum’un en çok fotoğraflanan noktalarından biri olmasının yanı sıra, şehrin çokkültürlü yapısının da güçlü bir sembolü. Batum gezinizde bu eşsiz heykelin önünde durup hem manzaranın hem de hikâyenin büyüsüne kapılmadan ayrılmayın.

Batum Anıt Alanı

Batum sahil şeridinde yürürken bir anda karşınıza çıkan beyaz sütunlar, sizi adeta antik bir dünyaya davet ediyor. Batum Anıt Alanı, ya da bilinen adıyla Colonnade, zarif mimarisi ve klasik dönemden izler taşıyan sütunlarıyla Batum’un en etkileyici noktalarından biri. 1930’lu yıllardan bu yana hem yerli halkın hem de turistlerin uğrak yerlerinden olan bu alan, sadece bir anıt değil, aynı zamanda geçmişle bugünü buluşturan açık hava sanat galerisi gibi. Yunan ve Roma esintili yapısıyla dikkat çeken Colonnade, özellikle fotoğraf tutkunları için eşsiz kareler sunarken, Gürcistan’ın kültürel mirasını yansıtan heykeller ve büstlerle dolu yürüyüş yolu sayesinde tarihsel bir yolculuğa çıkma imkânı veriyor.

Batum Astronomik Saat

Avrupa Meydanı’nın büyüleyici atmosferi içinde yükselen Batum Astronomik Saat, hem mimarisi hem de işlevselliğiyle görenleri kendine hayran bırakan eşsiz bir yapı. 2010 yılında Batum Ulusal Bankası binasının yan cephesine yerleştirilen bu saat, sadece zamanı göstermekle kalmıyor; güneşin konumu, ayın evreleri ve zodyak burçlarının hareketlerini de gözler önüne seriyor. Antik çağlardan ilham alan bu zarif saat, Prag’daki ünlü astronomik saati andıran tasarımıyla, Batum’un modern dokusu içinde geçmişin bilgeliğini temsil ediyor. Avrupa Meydanı’ndaki anıtlar arasında gezinirken bu göz alıcı yapının önünde durup birkaç kare fotoğraf çekmeyi ve detaylarını incelemeyi sakın unutmayın. Çünkü Batum’un en etkileyici saatlerinden biri sizi zamanın ötesine davet ediyor.

Batum Fener Kulesi

Batum sahilinde yürüyüş yaparken, Ali ve Nino Heykeli’nin hemen yakınında karşınıza çıkan Batum Fener Kulesi, şehir silüetine zarif bir dokunuş katan tarihi yapılar arasında yer alıyor. 1863 yılında inşa edilen ve yıllar içinde aslına sadık kalınarak restore edilen bu beyaz deniz feneri, Karadeniz’in ufkuna doğru uzanan ışığıyla hem denizciler hem de gezginler için yol gösterici bir simge haline gelmiş durumda. Özellikle gün doğumu ve gün batımı saatlerinde sunduğu romantik manzarasıyla fotoğraf meraklılarının favori duraklarından biri olan kule, Batum Bulvarı boyunca uzanan yürüyüş yolları, sahil kafeleri ve seyir noktalarıyla keyifli bir mola vermek isteyenlere huzurlu bir atmosfer sunuyor.

Chacha Kulesi

Batum sahilinde yürürken karşınıza çıkan zarif siluetiyle Chacha Kulesi, hem yerli halkın hem de ziyaretçilerin ilgisini çeken simgesel yapılardan biri. 2012 yılında, Osmanlı döneminin klasik saat kulesi mimarisinden ilham alınarak inşa edilen bu 25 metrelik kule, özellikle taş işçiliğiyle süslenmiş dört çeşmesi sayesinde halk arasında “Çeşme Kulesi” olarak da anılıyor. İzmir’in tarihi saat kulesini andıran yapısıyla dikkat çeken Chacha Kulesi, bulunduğu noktadan Batum Limanı ve Karadeniz’e uzanan etkileyici bir manzara sunarak gün batımı saatlerinde fotoğraf tutkunlarının uğrak noktası haline geliyor. Miracle Park içindeki diğer yapılarla birlikte keşfedebileceğiniz kule, Batum’un nostaljiyle modernizmi harmanlayan mimari yüzünü gözler önüne seriyor.

Deniz Feneri

Batum sahilinin sembollerinden biri haline gelen Deniz Feneri, Karadeniz’in uçsuz bucaksız maviliğine karşı zarif bir duruş sergileyen, tarihî dokusuyla dikkat çeken özel bir yapı. 19. yüzyılda inşa edilen ve o günden bu yana hem denizcilerin rotasını aydınlatan hem de şehre nostaljik bir karakter kazandıran Batum Deniz Feneri, özellikle gün doğumu ve gün batımı saatlerinde sunduğu manzaralarla fotoğraf tutkunlarının gözdesi. Batum Bulvarı boyunca yürüyüş yaparken yolunuzu bu beyaz kuleye düşürüp hem Karadeniz’in serin esintisini hissedebilir hem de geçmişten günümüze uzanan bir hikâyeye tanıklık edebilirsiniz.

Gonio Kalesi (Apsaros Kalesi)

Tarih ve efsanelerle iç içe bir yolculuk yapmak isteyenler için Batum’un en etkileyici duraklarından biri hiç şüphesiz Gonio Kalesi’dir. Türkiye sınırına sadece birkaç kilometre mesafede, Batum şehir merkezine ise yaklaşık 15 kilometre uzaklıkta yer alan bu antik yapı, hem stratejik konumuyla hem de zengin geçmişiyle dikkat çeker. Çoruh Nehri kıyısında yükselen kale, M.Ö. 2. yüzyılda Romalılar tarafından inşa edilmiş olup, Bizans’tan Osmanlı’ya birçok medeniyetin izlerini taşır. Gürcistan’ın en eski kalelerinden biri olan Gonio, aynı zamanda Hristiyan inancına göre Hz. İsa’nın havarilerinden Aziz Matthias’ın mezarını barındırdığına inanıldığı için dini ziyaretler açısından da büyük önem taşır. Günümüze kadar ulaşan kalın surları, iç yapıları ve arkeolojik kalıntılarıyla bu tarihi alan, kültür meraklıları için adeta bir açık hava müzesi niteliğindedir.

Mahunset Köprüsü

Batum’un doğal güzelliklerini keşfetmek isteyen gezginler için sakin ve etkileyici bir durak olan Mahunset Köprüsü, şehrin gürültüsünden uzaklaşıp doğayla baş başa kalmak isteyenlere huzurlu bir atmosfer sunuyor. Özellikle yeşilin her tonunu barındıran ormanlarla çevrili bu tarihi taş köprü, Gürcistan’ın geleneksel mimarisine sadık kalınarak inşa edilmiş nadide yapılardan biri. Yıllara meydan okuyan sağlam yapısıyla hem yerel halkın hem de doğa yürüyüşü tutkunlarının uğrak noktası olan Mahunset Köprüsü, çevresindeki yürüyüş rotaları ve fotojenik manzaralarıyla da dikkat çekiyor. Batum seyahatinize biraz dinginlik ve doğayla bütünleşme katmak istiyorsanız, bu şirin köprü tam aradığınız yer olabilir.

Medea Anıtı

Batum’un kalbinde yer alan Avrupa Meydanı’na geldiğinizde, göğe doğru zarifçe yükselen Medea Anıtı hemen dikkatinizi çekecektir. Gürcü mitolojisinde önemli bir yere sahip olan Prenses Midia’yı tasvir eden bu etkileyici heykel, elinde altın postla Batum’un geçmişine ve efsanelerine selam duruyor. 2017 yılında şehrin silüetine katılan anıt, sadece tarihi bir simge değil, aynı zamanda meydandaki canlı yaşamın merkezinde yer alan bir buluşma noktası. Etrafındaki süs havuzları, çocuk parkları ve dinlenme alanları ile her yaştan ziyaretçiye hitap eden bu meydan; hem fotoğraf meraklıları hem de kısa bir mola verip çevredeki kafe ve restoranlarda yöresel tatlar denemek isteyen gezginler için vazgeçilmez bir durak.

Merkez Tren İstasyonu

Batum’a kara yoluyla ulaşımın kalbi sayılan Merkez Tren İstasyonu, hem şehir içi hem de Gürcistan’ın farklı bölgeleriyle bağlantı kurmak isteyen gezginler için önemli bir başlangıç noktasıdır. Modern yapısıyla dikkat çeken istasyon, Batum’un gelişen ulaşım altyapısının simgelerinden biri olarak konforlu bir seyahat deneyimi sunar. Şehir merkezine oldukça yakın konumda bulunan Merkez Tren İstasyonu, özellikle Tiflis ve Kutaisi gibi büyük şehirlere gitmek isteyenler için pratik bir alternatif oluştururken, çevresindeki kafe ve marketlerle yolculuk öncesi ihtiyaçlarınızı karşılayabileceğiniz uygun bir durak haline geliyor. Batum seyahatinizde rotanıza tren yolculuğunu eklemek isterseniz, bu istasyon size şehri farklı bir gözle keşfetme fırsatı sunacaktır.

Poseidon Heykeli ve Neptün Çeşmesi

Batum’un kalbindeki Tiyatro Meydanı’na adım attığınızda, göz alıcı bir sanat eseri gibi yükselen Poseidon Heykeli ve Neptün Çeşmesi sizi hemen karşılıyor. Şehrin simgelerinden biri haline gelen bu etkileyici yapı, sadece estetik bir detay değil, aynı zamanda denizle iç içe bir kentin ruhunu yansıtan güçlü bir simge. Altın rengiyle parlayan, elinde üç dişli asasıyla betimlenen Poseidon figürü, hem mitolojik bir derinlik sunuyor hem de meydanın tarihî tiyatro binasıyla bütünleşen manzarasına zarif bir katkı sağlıyor. Alt bölümde yer alan Yunan mitolojisinden esinlenilmiş figürlerle süslenen bu çeşme, sanat ve tarih meraklılarına olduğu kadar, fotoğrafsever gezginler için de kaçırılmaması gereken bir durak. Meydanın çevresindeki kafelerde kısa bir mola vererek bu eşsiz atmosferi sindirmek ise Batum gezinizin en keyifli anlarından biri olabilir.

Sou Kso Mezarlığı

Batum’un tarihi ve kültürel derinliğini daha yakından tanımak isteyen gezginler için sessiz ama anlamlı bir durak olan Sou Kso Mezarlığı, kentin geçmişine tanıklık eden etkileyici bir alan olarak öne çıkıyor. Doğayla iç içe, yemyeşil ağaçlarla çevrili bir tepede yer alan bu mezarlık, sadece bir defin yeri değil, aynı zamanda Gürcistan’ın farklı dönemlerinden izler taşıyan bir kültür mirası niteliğinde. Mezarlıkta yer alan taş oymalar, mezar kitabeleri ve tarihi semboller, bölgenin dini ve etnik çeşitliliğini yansıtırken, ziyaretçilere derin düşüncelere dalabilecekleri huzurlu bir atmosfer sunuyor. Batum’da farklı bir keşif rotası arıyorsanız, Sou Kso Mezarlığı’na yapacağınız kısa bir yürüyüş hem şehirden uzaklaşıp dinginlik bulmanızı hem de tarihsel bağlamda yeni bir pencere açmanızı sağlayacaktır.

Batum’da Gezilecek Dini Yapılar

Aziz Nicolas Kilisesi

Batum’un tarihî ve dini mirasını keşfetmek isteyen gezginler için en anlamlı duraklardan biri de, şehir merkezine yürüme mesafesinde yer alan Aziz Nicolas Kilisesi’dir. 1865 yılında Batum’daki Yunan topluluğu tarafından inşa edilen bu görkemli yapı, şehrin en eski kiliselerinden biri olmasının yanı sıra, altın kubbeleri ve ince taş işçiliğiyle mimari bir başyapıt olarak öne çıkar. Osmanlı döneminde padişaha hediye edilen ve 1999 yılında aslına uygun şekilde restore edilen kilise, hem ibadet hem de ziyaret amaçlı yoğun ilgi görüyor. İç mekanını süsleyen dini resimler ve zarif detaylar, mistik bir atmosfer yaratırken; yıl boyunca düzenlenen dini törenlerle Batum’un inanç dünyasına canlı bir pencere açıyor. Fotoğraf meraklıları için huzurlu ve estetik bir arka plan sunan bu kilise, Batum gezinizin unutulmaz duraklarından biri olmaya aday.

Batum Kutsal Ruh Kilisesi

Batum’un sahil şeridine yakın, liman ve şehir meydanlarına kısa bir yürüyüş mesafesinde yer alan Kutsal Ruh Kilisesi, modern Gürcü mimarisinin zarif bir örneği olarak şehrin en çok ziyaret edilen kutsal yapılarından biri. 1990’lı yılların başında ünlü Gürcü mimarlar tarafından tasarlanan ve 2000 yılında kutsanan bu etkileyici kilise, devasa kuleleri ve özgün mimarisiyle Batum silüetine güçlü bir imza atıyor. Deniz manzarasıyla birleşen konumu sayesinde hem ruhani hem de görsel bir deneyim sunan Kutsal Ruh Kilisesi, İncil sahnelerini betimleyen ayrıntılı duvar resimleriyle sanat ve tarih tutkunlarını da cezbediyor. Fotoğraf severler için adeta görsel bir şölen sunan bu kutsal mekân, Batum’da kültürel ve manevi derinlik arayan gezginler için kaçırılmaması gereken bir durak.

Batum Meryem Ana Kilisesi

Batum’un kalbinde, şehrin ruhunu yansıtan görkemli yapılardan biri olarak yükselen Meryem Ana Kilisesi, hem mimari zarafeti hem de tarihî geçmişiyle gezginlerin mutlaka görmesi gereken duraklardan biri. 1898-1902 yılları arasında Neo Gotik tarzda inşa edilen bu etkileyici kilise, üç yüksek kulesi, renkli vitrayları ve taş işçiliğiyle Batum silüetini süsleyen nadide yapılardan biri olma özelliği taşıyor. Sovyet döneminde farklı amaçlarla kullanılan yapı, 2000 yılında yeniden Ortodoks kilisesi olarak ibadete açılarak manevi kimliğini geri kazanmış. İç mekânında yer alan el işçiliği ahşap ve taş süslemeler, sanata ve tarihî yapılara ilgi duyan ziyaretçileri adeta büyülüyor. Batum Bulvarı, Miracle Park ve Argo Teleferiği gibi popüler rotalara yakın konumuyla da ulaşımı son derece kolay olan Meryem Ana Kilisesi, mistik havasıyla şehir keşfinize anlamlı bir durak ekliyor.

Batum Orta Camii

Batum’un çok kültürlü yapısını yansıtan en özel duraklardan biri olan Batum Orta Camii, şehir merkezinde sessiz ama etkileyici duruşuyla ziyaretçilerini karşılıyor. 1886 yılında Haşimoğulları soyundan gelen Aslan Bey tarafından inşa ettirilen bu tarihi cami, Osmanlı mimarisinin zarif izlerini taşıyan altın kubbesi ve detaylı iç süslemeleriyle hem ibadet edenlerin hem de tarih meraklılarının ilgisini çekiyor. Bitki motifleri ve geometrik desenlerle bezeli iç mekânı, huzurlu atmosferiyle özellikle kültür turlarının önemli uğrak noktalarından biri. Geceleri ışıklandırıldığında ortaya çıkan manzarası ise tam anlamıyla kartpostallık. Cami çevresindeki Türk mutfağından lezzetler sunan restoranlarda vereceğiniz kısa bir mola ise Batum keşfinizi lezzetli bir ara ile tamamlamanızı sağlayacaktır.

Batum Sinagogu

Batum’un tarihi dokusunu keşfederken yolunuz 6 Mayıs Parkı yakınlarına düşerse, sessiz ve zarif duruşuyla dikkat çeken Batum Sinagogu’na mutlaka uğramalısınız. 1904 yılında inşa edilen bu kutsal yapı, Amsterdam ve Lahey’deki ünlü sinagoglardan esinlenen mimarisiyle hem dini hem de sanatsal açıdan önemli bir değer taşıyor. Şehrin Yahudi topluluğu için uzun yıllar ibadet yeri olarak kullanılan sinagog, Sovyet döneminde spor salonuna çevrilmiş; ancak 1998 yılında aslına sadık kalınarak restore edilip tekrar ibadete açılmıştır. İç mekânı süsleyen zarif sanat eserleri ve dini motifler, ziyaretçilerine hem huzurlu hem de tarih dolu bir atmosfer sunarken, çevresindeki restoranlarda Gürcü ve İsrail mutfağının seçkin lezzetlerini tatmak da Batum’daki kültürel keşfinizi taçlandıracaktır.

Ermeni Apostolik Kilisesi

Batum’un çok kültürlü yapısının sessiz tanıklarından biri olan Ermeni Apostolik Kilisesi, şehrin merkezine yakın konumuyla hem tarih hem de inanç turizmine ilgi duyan gezginler için dikkat çekici bir durak sunuyor. 19. yüzyılın sonlarında inşa edilen bu görkemli yapı, geleneksel Ermeni mimarisine özgü taş işçiliği, kemerli pencereleri ve zarif kubbesiyle sade ama etkileyici bir estetik sunuyor. Yıllar boyunca Batum’daki Ermeni topluluğunun dini ve kültürel yaşamının merkezlerinden biri olarak hizmet veren kilise, bugün hâlâ ayakta duran yapısıyla geçmişle bugünü buluşturuyor. Sessiz atmosferi, mistik havası ve fotoğrafçıların ilgisini çeken mimarisiyle bu kutsal yapı, Batum’da ruhani bir durak arayanlar için unutulmaz bir deneyim vadediyor.

Kutsal Trinity Kilisesi

Batum’un ruhani atmosferini zirveye taşıyan Kutsal Trinity Kilisesi, şehir merkezine yaklaşık 8 kilometre mesafede, yemyeşil Trinity Dağı’nın eteklerinde ziyaretçilerini karşılıyor. 2002 yılında inşasına başlanan ve aynı adı taşıyan manastır kompleksinin en dikkat çeken yapısı olan bu kilise, sadece dini anlamda değil, sunduğu muazzam Karadeniz ve Batum manzaralarıyla da büyüleyici bir deneyim sunuyor. Devasa kubbeli taş mimarisiyle göz dolduran Kutsal Trinity Kilisesi, iç mekânlarında yer alan dini sahnelerle süslenmiş freskleriyle sanat ve tarih meraklılarını da kendine çekiyor. Şehir karmaşasından uzaklaşıp doğayla iç içe bir mola vermek isteyen gezginler için, Trinity Dağı’nın serin havasında yapılacak kısa bir yürüyüşle bu etkileyici kutsal yapıya ulaşmak, Batum seyahatinin en huzurlu anlarından biri olabilir.

Batum’da Gezilecek Müzeler

Acara Sanat Müzesi

Batum’un kültürel dokusunu keşfetmek isteyen sanatseverler için vazgeçilmez bir durak olan Acara Sanat Müzesi, şehrin merkezinde, mimar Kakha Javakhishvili tarafından 1949 yılında tasarlanan etkileyici bir binada ziyaretçilerini ağırlıyor. Gürcistan’ın 20. yüzyıl sanatına ışık tutan bu müze, Niko Pirosmani, Lado Gudiashvili ve Elene Akhvlediani gibi usta sanatçıların eserlerini barındırıyor.

Müzenin koleksiyonu, resimlerden seramiğe, ahşap işlerinden cam sanatına kadar geniş bir yelpazeye sahip. Ayrıca, Pablo Picasso gibi uluslararası sanatçıların eserlerine de ev sahipliği yaparak ziyaretçilere zengin bir sanat deneyimi sunuyor.

Eğer Batum’da sanatla iç içe bir mola vermek isterseniz, Acara Sanat Müzesi’nin huzurlu atmosferinde Gürcü sanatının derinliklerine yolculuk yapabilir, şehrin kültürel zenginliğini daha yakından hissedebilirsiniz.

Batum Dijital Alanı

Batum’un kültürel ve teknolojik yüzünü keşfetmek isteyen gezginler için benzersiz bir deneyim sunan Batum Dijital Alanı, Karadeniz kıyısındaki bu dinamik şehrin modern sanatla buluştuğu etkileyici bir merkezdir. Argo Teleferiği’nin üst istasyonunda, Kadir Şervashidze Yokuşu No:78 adresinde konumlanan bu dijital sanat müzesi, Transkafkasya bölgesinde Tiflis’ten sonra açılan ikinci dijital sanat alanı olma özelliğini taşıyor.

Batum Dijital Alanı, “Alive Exhibition” yöntemiyle dijital sanatı daha erişilebilir ve dinamik hale getirerek ziyaretçilerine unutulmaz bir görsel şölen sunuyor. Müzenin ana salonunda sergilenen devasa projeksiyonlar ve müzik eşliğinde hazırlanan interaktif sergiler, sanatseverleri farklı bir boyuta taşıyor. Ayrıca, ışık ve yansımalarla oynayan ayna odası gibi özel bölümler, ziyaretçilere çağdaş sanatın sınırlarını zorlayan bir deneyim yaşatıyor.

David Komakhidze Dini Müzesi

Batum’un çok kültürlü yapısını ve dini çeşitliliğini yakından tanımak isteyen gezginler için David Komakhidze Dini Müzesi, şehrin ruhunu yansıtan eşsiz bir durak. 2004 yılında Komakhidze ailesinin girişimiyle kurulan bu müze, Gürcistan’ın farklı inançlarına dair yaklaşık 400 eseri bir araya getirerek ziyaretçilere zengin bir kültürel panorama sunuyor. İkonalar, heykeller, tapınak maketleri, freskler ve dini kitaplar gibi çeşitli objelerle donatılmış olan müze, Hristiyanlık, İslam ve Yahudilik gibi inançların Batum’daki izlerini gözler önüne seriyor.

Tamar Mahallesi’nde, Tiflis Otoyolu üzerinde yer alan ve haftanın her günü 10:00–18:00 saatleri arasında ücretsiz olarak ziyaret edilebilen müze, özellikle farklı dinlere ilgi duyanlar ve kültürel keşifler yapmak isteyenler için ideal bir ziyaret noktası. Sakin atmosferi ve etkileyici koleksiyonuyla David Komakhidze Dini Müzesi, Batum seyahatinize anlam katacak özel bir deneyim sunuyor.

Eğitim ve Kültür Müzesi

Batum’un kültürel zenginliğini ve tarihî derinliğini keşfetmek isteyen gezginler için ideal bir durak olan Eğitim ve Kültür Müzesi, şehrin merkezinde, Metaxa Caddesi üzerinde yer alıyor. Müze, Gürcistan ve İngiltere’nin ortak arkeolojik kazılarından elde edilen buluntuların yanı sıra, Gürcü eğitim, bilim ve kültür tarihinde önemli rol oynamış kişilerin biyografileri ve portreleriyle dikkat çekiyor. Ziyaretçiler, antik dönemlere ait seramikler, günlük yaşam objeleri ve belgelerle bölgenin geçmişine dair kapsamlı bir bakış elde edebilirler. Ayrıca, müze personeli tarafından sunulan rehberli turlar sayesinde her bir eserin tarihî ve kültürel önemi hakkında detaylı bilgi edinmek mümkün. Girişin ücretsiz olduğu müze, haftanın her günü 10:00–18:00 saatleri arasında ziyarete açık olup, Batum’un tarihî dokusunu daha yakından tanımak isteyenler için kaçırılmayacak bir fırsat sunuyor.

İlya Çavçavadze Müzesi

Batum’un kültürel ve entelektüel zenginliğini keşfetmek isteyen seyahatseverler için önemli bir durak olan İlya Çavçavadze Müzesi, Gürcistan’ın ulusal kimliğinin şekillenmesinde büyük rol oynamış bir figürün hayatına ışık tutuyor. 2001 yılında kurulan ve 2021’de yenilenen müze, 19. yüzyılın önde gelen yazar, şair, politikacı ve halk önderi İlya Çavçavadze’nin kişisel eşyaları, fotoğrafları, belgeleri ve döneme ait etnografik objelerle donatılmıştır. Ayrıca, Çavçavadze’nin yakın dostu yazar ve doktor Grigol Volski’ye ait materyaller de sergilenmektedir. Toplamda 278 eserin bulunduğu müze, ziyaretçilerine Gürcistan’ın kültürel ve siyasi tarihine dair derinlemesine bir bakış sunar.

Khariton Akhvlediani Acara Devlet Müzesi

Batum’un tarihî ve kültürel zenginliğini derinlemesine keşfetmek isteyen gezginler için Khariton Akhvlediani Acara Devlet Müzesi, mutlaka görülmesi gereken bir durak. 1908 yılında bir okul müzesi olarak kurulan bu köklü kurum, 2005 yılından itibaren Gürcü tarihçi ve müze direktörü Khariton Akhvlediani’nin adını taşıyor. Müze, 180.000’i aşkın eseriyle Gürcistan’ın en kapsamlı koleksiyonlarından birine ev sahipliği yapıyor. Bu koleksiyon, MÖ 12. yüzyıldan kalma arkeolojik buluntular, el yazmaları, etnografik objeler, sanat eserleri ve nadir kitapları içeriyor.

Müzenin dört ana bölümü; doğa, arkeoloji, etnografi ve tarih bölümleri Acara bölgesinin binlerce yıllık geçmişini gözler önüne seriyor. Ziyaretçiler, 25 milyon yıllık fosilleşmiş ağaçlardan, antik dönemlere ait altın işlemeli takılara kadar birçok eşsiz eseri inceleyebilirler. Ayrıca, müzenin bahçesinde sergilenen 18 metrelik balina iskeleti ve eski Batum haritaları gibi ilginç detaylar da dikkat çekiyor.

Memed Abashidze Müzesi

Batum’un kalbinde, tarihi ve kültürel bir keşif yapmak isteyen gezginler için eşsiz bir durak olan Memed Abashidze Evi Müzesi, Gürcistan’ın çok kültürlü mirasını yakından tanımak isteyenler için önemli bir adres. 1873 doğumlu yazar, çevirmen ve siyasetçi Memed Abashidze’nin yaşamına adanmış bu müze, onun kişisel eşyaları, el yazmaları ve döneme ait belgelerle dolu yaklaşık 500 parçalık koleksiyonuyla ziyaretçilerini zamanda bir yolculuğa çıkarıyor.

Müze, Abashidze’nin yaşadığı orijinal iki katlı evde yer alıyor ve bu sayede 20. yüzyıl başı Batum’un entelektüel atmosferini birebir hissetme fırsatı sunuyor. Abashidze’nin Gürcü Müslümanlarının ulusal bilincini artırma çabaları, Gürcistan’ın birliği için verdiği mücadele ve Doğu edebiyatından yaptığı çeviriler, müzenin sergileri aracılığıyla detaylı bir şekilde aktarılıyor .

TBC Galerisi

Batum’un kültürel dokusunu keşfetmek isteyen sanatseverler için TBC Galerisi, şehrin merkezinde saklı bir hazine niteliğinde. Stefan Zubalashvili Caddesi 37 numarada, TBC Bankası’nın desteğiyle faaliyet gösteren bu galeri, modern ve çağdaş sanatın dinamik yüzünü yansıtan sergilere ev sahipliği yapıyor. Fotoğraf, heykel ve tarihî objelerden oluşan sürekli değişen koleksiyonlarıyla ziyaretçilere her seferinde farklı bir deneyim sunuyor. Ayrıca, kitap tanıtımları, film gösterimleri ve konserler gibi etkinliklerle Batum’un en aktif kültür merkezlerinden biri olarak öne çıkıyor .

Batum’da Gezilecek Tiyatrolar

Batum Drama Tiyatrosu

Batum’un kültürel kalbinde yer alan Batum Drama Tiyatrosu, tiyatro ve sanat tutkunları için kaçırılmayacak bir durak. 1879 yılında amatör sahne sanatçıları tarafından temelleri atılan bu köklü tiyatro, Gürcistan’ın tiyatro geleneğinin önemli bir parçasıdır. 1952 yılında mimar I. Teplitski’nin tasarımıyla inşa edilen mevcut bina, klasik mimarisi ve etkileyici sütunlarıyla dikkat çeker. 600 kişilik salonu ve modern teknik donanımıyla hem yerel hem de uluslararası yapımlara ev sahipliği yapmaktadır. Tiyatro, Gürcistan’ın önde gelen yazarlarından Ilia Chavchavadze’nin adını taşımakta ve onun mirasını yaşatmaktadır. Ayrıca, tiyatro binasında Gaioz (Kukuri) Gogiberidze Müzesi bulunmakta olup, tiyatronun tarihine ışık tutan arşiv materyalleri, fotoğraf ve video kayıtları sergilenmektedir.

Yaz Tiyatrosu

Batum’un kültürel zenginliğini ve sanatsal çeşitliliğini keşfetmek isteyen gezginler için Batum Yaz Tiyatrosu, eşsiz bir deneyim sunuyor. 1947 yılında inşa edilen ve 2013 yılında kapsamlı bir restorasyon geçiren bu ahşap yapı, Batum Bulvarı’nın kalbinde yer alıyor. 1200 kişilik kapasitesiyle, yaz aylarında düzenlenen konserler, tiyatro gösterileri ve dans performanslarına ev sahipliği yapıyor. Tiyatro binasının tavanı, yıldızlı bir gökyüzünü andıran tasarımıyla dikkat çekerken, iç mekandaki ahşap süslemeler ve detaylar, ziyaretçilere estetik bir atmosfer sunuyor. Batum seyahatinizde, deniz esintisi eşliğinde kültürel bir mola vermek isterseniz, Yaz Tiyatrosu’nu mutlaka ziyaret etmelisiniz.

Batum’da Gezilecek Cadde ve Meydanlar

Avrupa Meydanı

Batum’un kalbinde yer alan Avrupa Meydanı, şehrin tarihi ve modern dokusunu bir araya getiren etkileyici bir buluşma noktasıdır. Gotik ve Barok mimarinin zarif örnekleriyle çevrili bu meydan, elinde altın post tutan Medea Heykeli ile ziyaretçilerini karşılar. Yunan mitolojisinden ilham alan bu heykel, Batum’un kültürel zenginliğini simgeler.

Gündüzleri şehrin canlı atmosferini yansıtan Avrupa Meydanı, akşamları ise ışıklandırmaları ve çevresindeki kafelerle romantik bir ambiyans sunar. Meydanın hemen yakınında bulunan Astronomik Saat ve Piazza Meydanı gibi diğer önemli noktalar da yürüyüş mesafesindedir.

Batum seyahatinizde, Avrupa Meydanı’nda kısa bir mola vererek şehrin ritmini hissetmek ve etkileyici mimarisi eşliğinde unutulmaz fotoğraflar çekmek için ideal bir fırsat yakalayabilirsiniz.

Piazza Meydanı

Batum’un en estetik ve büyüleyici noktalarından biri olan Piazza Meydanı, İtalyan esintileri taşıyan mimarisiyle şehrin kültürel kalbinde adeta bir Avrupa köşesi yaratıyor. Mozayik döşemeleri, detaylı cephe süslemeleri ve zarif kafeleriyle çevrili bu meydan, hem yerli halkın hem de turistlerin buluşma noktası haline gelmiş durumda. Canlı müzik etkinliklerinden sokak sanatçılarına kadar birçok kültürel faaliyete ev sahipliği yapan Piazza, özellikle günün erken saatlerinde kahve eşliğinde güne başlamak veya akşamları romantik bir yürüyüş yapmak isteyenler için eşsiz bir atmosfer sunuyor. Batum’u gezerken hem dinlenmek hem de göz alıcı mimariyle çevrelenmiş bir alanı deneyimlemek isterseniz, Piazza Meydanı’na mutlaka uğramalısınız.

Yumurta Üzerinde Deniz Terlikleri

Batum’un sanatsal ve esprili yüzünü yansıtan “Yumurta Üzerinde Deniz Terlikleri” heykeli, şehrin kıyı şeridinde karşılaşabileceğiniz sıra dışı ve dikkat çekici bir kamusal sanat örneğidir. Büyük boyutlu bir yumurta formunun üzerine yerleştirilmiş deniz terlikleriyle tasarlanan bu heykel, Batum’un yaratıcı ve mizahi yönünü yansıtarak ziyaretçilerin ilgisini çeker.

Bu heykel, Batum’un modern sanat anlayışını ve şehir estetiğine kattığı yenilikçi dokunuşları gözler önüne serer. Ziyaretçiler, bu ilginç yapının önünde fotoğraf çekerek anı ölümsüzleştirebilir ve şehrin sanatsal atmosferini deneyimleyebilirler.

Batum seyahatinizde, şehrin farklı noktalarında karşılaşabileceğiniz bu tür yaratıcı sanat eserleri, gezinizin unutulmaz anılarından biri olacaktır.