Fransa’da Gezilecek Yerler
Fransa’da gezilecek yerler denince akla, tarihin, sanatın ve doğal güzelliklerin harmanlandığı eşsiz destinasyonlar gelir. Paris’in ikonik anıtlarından, Provence’ın lavanta tarlalarına kadar her köşe başı, ziyaretçilere unutulmaz deneyimler sunar. Bu geniş yelpazede yer alan köklü caddeler, büyüleyici meydanlar, nefes kesen doğal alanlar ve kültürel merkezler, Fransa’yı keşfetmek isteyen herkes için ideal bir rota oluşturur.
Başlıklar
- 1 Fransa’da Gezilecek Tarihi Yerler
- 1.1 III. Alexandre Köprüsü
- 1.2 Aigues-Mortes Kuleleri ve Sur Kaleleri
- 1.3 Angers Şatosu
- 1.4 Auvergne Bölgesi
- 1.5 Beynac Kalesi
- 1.6 Carcassonne
- 1.7 Chambord Şatosu
- 1.8 Chateau d’If
- 1.9 Eyfel Kulesi
- 1.10 Foix Kalesi
- 1.11 Fontainebleau Sarayı
- 1.12 Fondation Bemberg Binası
- 1.13 Fourviere Tepesi
- 1.14 Fransa Papalık Sarayı
- 1.15 Fontainebleau Sarayı
- 1.16 Grand Palais
- 1.17 Haut Koenigsbourg Şatosu
- 1.18 Jura Bölgesi
- 1.19 Kammerzell Evi
- 1.20 La Petite France
- 1.21 Lascaux Mağaraları
- 1.22 Lille Kalesi
- 1.23 Lüksemburg Sarayı
- 1.24 Marsilya Eski Liman
- 1.25 Murol Şatosu
- 1.26 Nimes Arenası
- 1.27 Palais Longchamp
- 1.28 Pantheon
- 1.29 Paris 4. Bölge
- 1.30 Rohan Sarayı
- 1.31 Verdon Kanyonu
- 1.32 Versay Sarayı
- 1.33 Vieille Charite
- 1.34 Vieux Lyon
- 1.35 Zafer Takı
- 2 Fransa’da Gezilecek Müzeler
- 2.1 Carnavalet Müzesi
- 2.2 Cluny Müzesi
- 2.3 Dieppe Müzesi
- 2.4 Fabre Müzesi
- 2.5 Guimet Müzesi
- 2.6 Grevin Müzesi
- 2.7 Jules Verne Müzesi
- 2.8 La Cite du Vin
- 2.9 Louvre Müzesi
- 2.10 Lyon Güzel Sanatlar Müzesi
- 2.11 Marsilya Doğa Tarihi Müzesi
- 2.12 Orangerie Müzesi
- 2.13 Orsay Müzesi
- 2.14 Petit Palais Müzesi
- 2.15 Picasso Müzesi
- 2.16 Rodin Müzesi
- 3 Fransa’da Gezilecek Dini Yapılar
- 4 Fransa’da Gezilecek Cadde ve Meydanlar
- 4.1 Bastille Meydanı
- 4.2 Bellecour Meydanı
- 4.3 Charles de Gaulle Meydanı
- 4.4 Concorde Meydanı
- 4.5 Cimiez
- 4.6 Croisette Bulvarı
- 4.7 Haussmann Bulvarı
- 4.8 Latin Mahallesi
- 4.9 Lille Büyük Meydanı
- 4.10 Massena Meydanı
- 4.11 Place de la Bourse
- 4.12 Promenade des Anglais
- 4.13 Ressamlar Meydanı
- 4.14 Saint Honore Caddesi
- 4.15 Stanislas Meydanı
- 4.16 Şanzelize Caddesi
- 4.17 Terreaux Meydanı
- 5 Fransa’da Gezilecek Park ve Doğal Güzellikler
- 5.1 Asterix Parkı
- 5.2 Balata Botanik Bahçesi
- 5.3 Boulogne Ormanı
- 5.4 Bourget Gölü
- 5.5 Bretonya
- 5.6 Calanques
- 5.7 Camargue
- 5.8 Chamonix
- 5.9 Chamonix Mont Blanc Kayak Merkezi
- 5.10 Colmar
- 5.11 Colmar Plajı
- 5.12 Côte d’Azur
- 5.13 Dordogne Vadisi
- 5.14 Etretat Kayalıkları
- 5.15 Canyoning Park
- 5.16 Futuroscope
- 5.17 Gerardmer Gölü
- 5.18 Midi Kanalı
- 5.19 Fransız Alpleri
- 5.20 Fransız Rivierası
- 5.21 Gaube Gölü
- 5.22 Grand-Riviere
- 5.23 Korsika
- 5.24 Loire Vadisi
- 5.25 Lüksemburg Bahçeleri
- 5.26 Mont Saint Michel Adası
- 5.27 Nantes Adası Makinesi
- 5.28 Nantes Botanik Bahçesi
- 5.29 Pierre Bölgesi
- 5.30 Pilatus Kumulları
- 5.31 Provence
- 5.32 Rhône Nehri
- 5.33 Sainte-Anne
- 5.34 Saint Tropez
- 5.35 Sen Nehri
- 5.36 Strazburg Büyük Adası
- 5.37 Su Aynası – Miroir d’eau
- 5.38 Tuileries Bahçesi
- 6 Fransa’da Gezilecek Sanat ve Eğlence Merkezleri
- 7 Fransa’da Alışveriş
Fransa’da Gezilecek Tarihi Yerler
Fransa, tarih kokan sokakları, ihtişamlı kaleleri ve Orta Çağ’dan günümüze ulaşan eserleriyle tam bir kültürel hazine sunuyor. Ülkenin dört bir yanına yayılmış olan bu tarihi yapılar, ziyaretçilerini geçmişe götüren eşsiz bir yolculuğa çıkarıyor. Eyfel Kulesi’nden Versay Sarayı’na, Carcassonne’un surlarından Chambord Şatosu’na kadar uzanan bu tarihi zenginlikler, Fransa’nın her köşesinde keşfedilmeyi bekleyen duraklardır. Ülkenin tarihini ve kültürel mirasını anlamak için bu büyüleyici mekanlar, her seyahat rotasının vazgeçilmez noktalarıdır.
III. Alexandre Köprüsü
Paris’teki III. Alexandre Köprüsü, Sen Nehri üzerinde yer alan görkemli ve ikonik bir yapıdır. 1900 Dünya Fuarı için inşa edilen köprü, Çar III. Aleksandr onuruna adlandırılmıştır. Fransa ve Rusya arasındaki dostluğu simgeleyen köprü, tek kemerli çelik yapısıyla dikkat çeker. Altın varaklı at heykelleri ve mitolojik figürler köprünün süslemelerini oluşturur. Akşam ışıklandırıldığında, köprü Paris’in en güzel gece manzaralarını sunar. Sen Nehri üzerinden şehrin panoramik manzarasını seyretmek için harika bir noktadır.
Aigues-Mortes Kuleleri ve Sur Kaleleri
Aigues-Mortes Kuleleri ve Sur Kaleleri, Güney Fransa’da Orta Çağ’dan kalma etkileyici yapılardır. 13. yüzyılda inşa edilen bu surlar, 16 kule ve 10 kapıdan oluşur. Constance Kulesi, 33 metre yüksekliğiyle en dikkat çekici yapıdır. Surlarda yürüyerek şehrin tarihi manzaralarının fotoğraflarını çekebilirsiniz. Dar sokaklarda gezip, yerel pazarlarda alışveriş yapabilir ve Fransız mutfağının geleneksel lezzetlerini keşfedebilirsiniz. Aigues-Mortes, tarih ve kültür severler için mükemmel bir destinasyondur.
Angers Şatosu
Loire Vadisi’ndeki Angers Şatosu, 9. yüzyıldan kalma etkileyici bir yapıdır. 17 kuleyle çevrili bu kale, Maine Nehri kıyısında büyüleyici bir manzara sunar. Şatonun içinde tarihi odalar, şapeller ve ünlü Apocalypse Tapestry yer alır. Surlarda yürüyebilir, otantik odaları rehber eşliğinde gezebilirsiniz. Çiçeklerle süslü geniş bahçesi, piknik için idealdir. Şato yakınındaki Angers Katedrali ve Terra Botanica’yı da keşfetmeyi unutmayın.
Auvergne Bölgesi
Auvergne, Fransa’nın orta-güney bölümünde yer alan tarihi bir bölgedir. Volkanik dağları, yemyeşil vadileri ve berrak gölleri ile ünlüdür. Yürüyüş, bisiklet, kamp ve balıkçılık gibi açık hava etkinlikleri düzenlenmektedir. Doğa tutkunları için adeta bir cennet olan Auvergne’yi keşfetmek için Puy de Dome’a çıkabilirsiniz. Sönmüş bir volkan olan bu dağdan muhteşem manzaralar görebilirsiniz. Vulcania, volkanlara adanan Avrupa’nın en büyük tema parklarından biridir. Kışın Le Lioran kayak merkezinde keyifli bir tatil yapabilirsiniz. Clermont-Ferrand, bölgenin başkenti ve canlı bir öğrenci şehridir. Aurillac ve Puy en Velay gibi tarihi kasabalar da ziyaret edilmeye değer. Auvergne’ye Paris ve Lyon’dan direkt uçuşlarla ulaşabilirsiniz. Tren ve otobüslerle de bölgeye kolayca ulaşım sağlanır.
Beynac Kalesi
Dordogne Nehri kıyısındaki Beynac Kalesi, 12. yüzyıldan kalma görkemli bir Orta Çağ yapısıdır. Kayalarla bütünleşik inşa edilen kale, çarpıcı manzarasıyla ünlüdür. Surları, kuleleri ve avlusu arasında yürüyerek harika fotoğraflar çekebilirsiniz. Kalenin terasından Dordogne Nehri’nin muhteşem manzarasını seyredebilirsiniz. İçerisi Orta Çağ objeleri ve mobilyalarıyla dekore edilmiştir. Orta Çağ kostümleriyle fotoğraf çekip okçuluk gibi aktiviteler yapabilirsiniz. Beynac Kalesi, tarih ve doğaseverler için ideal bir keşif noktasıdır.
Carcassonne
Carcassonne, Fransa’nın Oksitanya bölgesinde yer alan, Orta Çağ’dan kalma bir kale şehridir. UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan kale, 3 kilometrelik surları ve 52 kulesiyle ünlüdür. Kale şehri La Cite ve aşağı şehir Ville Basse’yi rehberli turlarla keşfedebilirsiniz. 13. yüzyıldan kalma kiliseler ve dükkanlarıyla Orta Çağ atmosferini hissedebilirsiniz. Carcassonne Kalesi’nden muhteşem manzaralar izleyip harika fotoğraflar çekebilirsiniz. Saint Nazaire Bazilikası ve Pont Vieux, mutlaka görmeniz gereken yerlerdendir. Carcassonne, tarihseverler için unutulmaz bir deneyim sunar.
Chambord Şatosu
Fransa’nın Loire Vadisi’nde yer alan Chambord Şatosu, Rönesans mimarisinin eşsiz bir örneğidir. 16. yüzyılda Kral I. François tarafından yaptırılan şato, UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde bulunmaktadır. Chambord Şatosu, tarih, kültür ve mimari meraklıları için mutlaka ziyaret edilmesi gereken bir eserdir. 1519’da yapımına başlanan şato, 440 oda ve 365 bacasıyla dikkat çekmektedir. 77 metrelik kulesinden çevredeki büyüleyici manzarayı izleyebilirsiniz. 5.440 hektarlık bahçeleri, rengarenk çiçeklerle süslüdür. Leonardo da Vinci’nin tasarladığı çift sarmal merdiven, şatonun en ilgi çeken bölümlerindendir.
Chateau d’If
Chateau d’If Adası, Marsilya açıklarındaki Frioul Takımadaları’nın en küçüğüdür. Monte Cristo Kontu romanında ölümsüzleşen Edmond Dantes’in hapishanesi olarak bilinir. 16. yüzyılda inşa edilen etkileyici kale, bir dönem hapishane olarak kullanılmıştır. Kral I. François tarafından 1524’te inşa edilmiştir. Kale, çarpıcı manzarasıyla fotoğrafçılar için popüler bir mekandır. Rehberli turlarla kaleyi ve Dantes’in hücresini gezebilirsiniz. Adada bir müze ve şık bir kafe de bulunur. Chateau d’If’e Marsilya Eski Limanı’ndan her gün feribotla ulaşabilirsiniz.
Eyfel Kulesi
Paris’in en ikonik yapılarından biri olan Eyfel Kulesi, gezginlerin mutlaka ziyaret etmesi gereken duraklardan biri. 1889 yılında Dünya Fuarı için inşa edilen ve 324 metre yüksekliğiyle şehrin siluetine damgasını vuran bu yapı, Paris’i keşfetmenin en heyecan verici yollarından birini sunuyor. Gustave Eiffel’in tasarımıyla hayata geçirilen ve ilk başta geçici olarak planlanan kule, gördüğü yoğun ilgi sayesinde Paris’in vazgeçilmez simgelerinden biri haline gelmiş.
18.000 demir parçadan oluşan ve toplam ağırlığı 7.300 ton olan Eyfel Kulesi, hem tarihi dokusuyla hem de sunduğu benzersiz manzaralarla büyüleyici. 1.665 basamağı adımlayarak veya asansörle çıkılabilen üç seyir alanı sayesinde Paris’in en güzel panoramik manzaralarını izlemek mümkün. Burada sadece eşsiz manzaralar değil, romantik bir atmosferde Fransız mutfağının seçkin lezzetlerini tadabileceğiniz bir restoran, keyifli bir bar ve sevdiklerinize hediye alabileceğiniz mağazalar da sizi bekliyor.
Foix Kalesi
Foix Kalesi, 10. yüzyılda inşa edilmiş, Güney Fransa’nın Ariege bölgesinde yer alan tarihi bir yapıdır. Pireneler’in en önemli kalelerinden biri olan kale, zamanında Fransız kraliyet ailesine aitti. Üç bölümden oluşan kale, büyüleyici Pireneler manzaralarıyla turistleri kendine çeker. Taş mimarisi ve görkemli kuleleriyle dikkat çeken kalede, surlarda yürüyüş yapabilir ve rehberli turlarla iç bölümleri gezebilirsiniz. Foix Kalesi, tarihi ve manzarasıyla keşfetmeye değer.
Fontainebleau Sarayı
Fontainebleau Sarayı, Fransa’nın İle-de-France bölgesinde yer alan UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde bir mimari şaheserdir. 800 yıllık tarihi boyunca 34 Fransa kralına ev sahipliği yapmıştır. Fransız Rönesans mimarisinin en güzel örneklerinden biri olarak kabul edilir. 40.000 metrekarelik alana yayılan saray, 1.500’den fazla odasıyla büyüleyicidir. Bahçeleri, Fransız bahçe sanatının en güzel örneklerindendir. Rehberli turlarla sarayın içini gezip sanat eserlerini inceleyebilirsiniz. Cour d’Honneur, Galerie François ve taht salonu, fotoğraf çekmek için ideal yerlerdir.
Fondation Bemberg Binası
Toulouse’daki Fondation Bemberg Binası, 16. yüzyıldan kalma etkileyici bir Rönesans yapısıdır. Hotel d’Assezat olarak da bilinen bina, 1996’dan beri müze olarak hizmet veriyor. Avrupa sanatının önemli eserlerini barındıran müzede, Rembrandt, Rubens ve Van Dyck gibi sanatçıların eserleri sergileniyor. Rönesans mimarisi ve fresklerle süslenmiş iç mekanı büyüleyicidir. Bina, hem mimarisi hem de zengin sanat koleksiyonuyla sanatseverlerin uğrak noktasıdır. Yıl boyunca düzenlenen konserler ve konferanslar da müzeyi daha cazip kılar.
Fourviere Tepesi
Lyon’daki Fourvière Tepesi, şehrin en güzel panoramik manzaralarını sunar ve Sen Nehri’nin batısında yer alır. 19. yüzyılda inşa edilen Notre Dame de Fourvière Bazilikası, çarpıcı mozaikleriyle dikkat çeker. 1892 yapımı Fourvière Kulesi, Lyon’un en yüksek yapısıdır ve 360 derece manzaralar sunar. Ayrıca, tarihi Lyon Roma Tiyatrosu hala konser ve tiyatro oyunlarına ev sahipliği yapar. Fourvière Müzesi ise şehrin tarihi ve arkeolojisini keşfetmek için idealdir. Tepeye füniküler ile kolayca ulaşabilirsiniz.
Fransa Papalık Sarayı
Avignon’daki Papalık Sarayı, 14. yüzyılda inşa edilmiş Gotik bir mimari şaheserdir. 70 yıl boyunca Papalık merkezi olarak kullanılmış ve UNESCO Dünya Mirası Listesi’ndedir. Saray, Eski Saray ve 14. yüzyılda eklenen Yeni Saray olarak iki bölümden oluşur. Rehberli turlarla sarayın avlularını, odalarını ve kiliselerini keşfedebilirsiniz. Tepedeki seyir alanından Avignon’un etkileyici manzaralarını izleyebilirsiniz. Papalık Sarayı, tarih ve mimari meraklıları için kaçırılmaması gereken bir duraktır.
Fontainebleau Sarayı
Fontainebleau Sarayı, Fransa’nın İle-de-France bölgesinde yer alan UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde bir mimari şaheserdir. 800 yıllık tarihi boyunca 34 Fransa kralına ev sahipliği yapmıştır. Fransız Rönesans mimarisinin en güzel örneklerinden biri olarak kabul edilir. 40.000 metrekarelik alana yayılan saray, 1.500’den fazla odasıyla büyüleyicidir. Bahçeleri, Fransız bahçe sanatının en güzel örneklerindendir. Rehberli turlarla sarayın içini gezip sanat eserlerini inceleyebilirsiniz. Cour d’Honneur, Galerie François ve taht salonu, fotoğraf çekmek için ideal yerlerdir.
Grand Palais
Grand Palais, Paris’in 8. bölgesinde Şanzelize Caddesi’nde yer alan tarihi bir sergi salonudur. 1900 yılında Dünya Fuarı için inşa edilen bu yapı, Beaux-Arts mimarisinin güzel bir örneğidir. 2000 yılında tarihi anıt statüsü kazanmıştır. Grand Palais, 2020’de yenilenen ana sergi salonunda önemli sergilere ev sahipliği yapmaktadır. Mücevher ve değerli taşlara adanmış Joyaux salonu büyük ilgi görmektedir. Merkezi salonu Nave, önemli etkinlikler için kullanılmaktadır. Kubis Salonu, binanın en eski bölümlerindendir. Grand Palais, farklı sanat dallarında uluslararası sergilere ev sahipliği yapmaktadır.
Haut Koenigsbourg Şatosu
Alsace’deki Haut Koenigsbourg Şatosu, Vosges Dağları’nda yer alan görkemli bir Orta Çağ kalesidir. Sağlam surları, kuleleri ve muhteşem manzarasıyla ziyaretçilerini büyüler. Şatoda rehberli turlarla tarihi odaları gezip Orta Çağ yaşamını keşfedebilirsiniz. İçeride sergilenen silahlar, zırhlar ve mobilyalar geçmişi yansıtır. Zirvedeki manzaradan üzüm bağları ve Kara Orman’a kadar uzanan tablo gibi fotoğraflar çekebilirsiniz. Haut Koenigsbourg, yıl boyunca etkinlikler ve festivallerle dolu bir tarihi mirastır.
Jura Bölgesi
Fransa’nın doğusundaki Jura bölgesi, görkemli Jura Dağları’ndan adını alır. Yemyeşil ormanları, gölleri ve şelaleleri ile etkileyici bir destinasyondur. Doğa yürüyüşçüleri ve bisikletçiler için popüler bir rotadır. Chalain Gölü, bölgedeki en büyük göldür ve ilk uğraman gereken yerdir. Yazın gölde yüzebilir, balık tutabilir ve tekne gezileri yapabilirsiniz. Jura’nın en yüksek şelalesi olan Herisson Şelaleleri de görülmeye değerdir. Tuz madenleri ve müzeleri ile ünlü Salins les Bains, popüler bir kasabadır. Lezzetli şaraplarıyla bilinen Arbois ve Orta Çağ kalıntılarıyla Chateau Chalon da mutlaka ziyaret edilmelidir. Jura’da her bütçeye uygun konaklama seçenekleri mevcuttur.
Kammerzell Evi
Colmar’daki Kammerzell Evi, 15. yüzyıldan kalma dikkat çekici bir mimari eserdir. Ahşap mimarisi ve renkli pencereleriyle ünlüdür. Rönesans ve Gotik oymalarla süslü dış cephesi, tarihi güzellik sunar. Eskiden yönetim binası olan yapı, bugün restoran ve müze olarak hizmet veriyor. UNESCO Dünya Mirası Listesi’ndeki bu bölge, çevresindeki tarihi evlerle büyüleyicidir. Kammerzell Evi, Colmar’da mutlaka görülmesi gereken bir turistik noktadır.
La Petite France
La Petite France, Strazburg’un tarihi ve turistik bir semtidir, 16. ve 17. yüzyıl yarı ahşap evleriyle ünlüdür. UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan bu romantik semt, Ill Nehri’nin kanallarıyla çevrilidir. Dar sokakları ve renkli evleriyle turistlerin ilgisini çeker. Ponts Couverts köprüleri ve Maison Kammerzell, ziyaret edilmesi gereken önemli noktalardır. Strazburg Modern ve Çağdaş Sanat Müzesi de sanatseverlerin ilgisini çeker. Tekne turlarıyla kanalları keşfedip, muhteşem fotoğraflar çekebilirsiniz. La Petite France’a şehir merkezinden tramvayla veya yürüyerek kolayca ulaşabilirsiniz.
Lascaux Mağaraları
Lascaux Mağaraları, Fransa’nın güneybatısındaki Dordogne bölgesinde yer alan tarihi bir yeraltı kompleksidir. Paleolitik dönemden kalma mağara resimleri ile dünya çapında üne kavuşmuştur. UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan mağaralarda 17.000’den fazla figür bulunmaktadır. Mağara duvarlarında bizon, at, ren geyiği ve mamut gibi hayvan çizimleri görülmektedir. Ayrıca insan figürleri ve soyut semboller de mağarayı süslemektedir. Mağaralar, 15.000 yıl önce terk edilmiş ve 1940’ta tesadüfen keşfedilmiştir. 250 metre uzunluğundaki mağaralar, yeraltı sularının aşındırmasıyla oluşmuştur. Lascaux, tarih öncesi sanatın eşsiz örneklerini sunmaktadır.
Lille Kalesi
Lille Kalesi, 12. yüzyıldan beri şehrin en önemli simgelerindendir. Savunma amaçlı inşa edilen bu tuğla kale, günümüzde müze olarak hizmet veriyor. Surlarından Lille’in muhteşem manzaralarını izleyebilir, harika fotoğraflar çekebilirsiniz. Kalenin geniş avlularını, tünellerini ve odalarını keşfetmek mümkün. Müze, kale ve Lille’in tarihine dair eserler sergiler. Ana girişi Porte de Paris, dikkat çekici mimarisiyle görülmeye değerdir. Rehberli turlarla kale ve tünellerde tarih dolu bir gezintiye çıkabilirsiniz.
Lüksemburg Sarayı
Paris’in 6. bölgesinde yer alan Lüksemburg Sarayı, 1615’te inşa edilmiş bir mimari şaheserdir. Fransız Barok tarzının çarpıcı bir örneği olan saray, önünde Medici Çeşmesi ve geniş bir avlu bulundurur. Uzun süre kraliyet ikametgahı olarak kullanılan saray, Fransız Devrimi’nden sonra senato binası oldu. Rehberli turlarla sarayın içini gezip, Fransız Senatosu’nun işleyişini öğrenebilirsiniz. 25 hektarlık bahçesi, piknik, yürüyüş ve dinlenme için popülerdir. Bahçede çocuk oyun alanları, kafeler ve restoranlar da mevcuttur.
Marsilya Eski Liman
Marsilya’nın kalbindeki Le Vieux Port, 6. yüzyıldan beri şehrin en önemli limanıdır. Yatlar, balıkçı tekneleri ve turist gemileriyle harika manzaralar sunar. Limanda yürüyüş yapabilir, teknelerin fotoğraflarını çekebilirsiniz. Deniz manzaralı kafelerde dinlenip, Marsilya’nın çarpıcı limanını seyredebilirsiniz. Tekne turlarıyla koyları keşfedebilir ve dalış yapabilirsiniz. Limana metro, otobüs veya tramvay ile kolayca ulaşabilirsiniz.
Murol Şatosu
Auvergne’deki Murol Şatosu, 12. yüzyılda inşa edilmiş ve volkanik bir tepenin üzerinde yer alır. Volkanik taşlardan yapılmış duvarları ve üç katlı yapısıyla dikkat çeker. Restore edilen şato, antika dolu odaları ve çiçekli avlusuyla turistlerin ilgisini çeker. Surlarda yürüyebilir, tepeden Auvergne’nin muhteşem panoramik manzaralarını seyredebilirsiniz. Murol Şatosu, tarih ve manzara severler için harika bir keşif noktasıdır.
Nimes Arenası
Nîmes Arenası, M.S. 1. yüzyılda inşa edilmiş, Roma’nın en iyi korunmuş amfi tiyatrolarından biridir. 21.000 kişilik kapasitesiyle gladyatör dövüşlerine ev sahipliği yapmıştır. Üç katmanlı yapısı ve mermer oturma alanlarıyla dikkat çeker. Roma dönemi mimarisini incelemek ve Nîmes manzarasını seyretmek için harika bir yerdir.
Palais Longchamp
Marsilya’daki Palais Longchamp, 19. yüzyıldan kalma etkileyici bir anıttır. Su Sarayı ve Güzel Sanatlar Sarayı’ndan oluşur. Su Sarayı, çarpıcı Longchamp Çeşmesi ve Durance Nehri’nden gelen suyla şehrin ihtiyacını karşılamak için inşa edilmiştir. Güzel Sanatlar Sarayı ise, Marsilya Güzel Sanatlar Müzesi’yle dikkat çeker. Rembrandt, Rubens ve Van Gogh gibi sanatçıların eserleri burada sergilenir. Rönesans ve Barok tarzı mimarisiyle saray, Korint sütunları ve heykelleriyle büyüler. Palais Longchamp, Marsilya’nın en çok ziyaret edilen turistik yerlerinden biridir.
Pantheon
Paris’in Latin Mahallesi’nde yer alan Pantheon, Fransız ulusunun önemli bir anıtıdır. Başlangıçta kilise olarak inşa edilen Pantheon, 1791’de ulusal anıta dönüştürülmüştür. 83 metre yüksekliğinde ve 110 metre genişliğinde olan yapı, Neoklasik tarzda inşa edilmiştir. İç mekan, Fransız tarihini anlatan fresklerle süslenmiştir. Fransız ulusunun önde gelen şahsiyetlerine ait heykeller göz alıcıdır. Pantheon, önemli Fransız şahsiyetlerinin mezarlarını barındıran bir kriptaya sahiptir. Bu anıtsal yapı, Fransız tarihi ve kültürü açısından büyük bir öneme sahiptir. Ulaşım metro, otobüs ve tramvay ile kolaydır.
Paris 4. Bölge
Paris’in 4. bölgesi, şehrin tarihi ve kültürel kalbinde yer almakta olup turistler tarafından sıkça ziyaret edilmektedir. Marais olarak da bilinen bu bölge, Arnavut kaldırımlı sokakları, şirin butikleri ve tarihi binaları ile ünlüdür. 14. yüzyıldan bu yana yerleşim alanı olan 4. Bölge, özellikle Marais mahallesi ile dikkat çekmektedir. Picasso Müzesi, Carnavalet Müzesi ve Avrupa Orta Çağ Müzesi gibi önemli müzeler bölgenin cazibe merkezlerindendir. Lüks butiklerden vintage mağazalara kadar geniş alışveriş seçenekleri sunmaktadır. Her bütçeye uygun restoranlar, kafeler ve barlar da bölgenin canlı atmosferini tamamlamaktadır.
Rohan Sarayı
Strazburg’daki Rohan Sarayı, 18. yüzyıldan kalma bir mimari şaheserdir ve Barok-Neoklasik tarzı yansıtır. Üç katlı U şeklinde inşa edilen saray, üç müzeye ev sahipliği yapar. Strazburg Arkeoloji Müzesi, M.Ö. 6000’den 20. yüzyıla kadar eserler sunar. Dekoratif Sanatlar Müzesi ise mobilya, seramik ve cam objeleriyle dikkat çeker. Güzel Sanatlar Müzesi, 14. yüzyıldan 20. yüzyıla kadar uzanan eserleriyle sanatseverlerin ilgisini çeker. UNESCO korumasındaki Strazburg Büyük Adası’nda yer alan Rohan Sarayı, rehberli turlarla keşfedilebilir.
Verdon Kanyonu
Verdon Kanyonu, Avrupa’nın en büyük, dünyanın ikinci en büyük kanyonudur. Yaklaşık 25 kilometre uzunluğunda ve 700 metre derinliğindedir. Verdon Nehri’nin aşınması sonucu oluşmuş muhteşem manzaralara sahiptir. Turkuaz renkli sularıyla tablo güzelliğinde bir görüntü sunar. Kanyon, yüzlerce bitki ve kuş türüne ev sahipliği yapmaktadır. Kaya tırmanışı, rafting, kano ve doğa yürüyüşü gibi aktiviteler için idealdir. Baraj gölünde kano gezintisi yapabilir veya yüzebilirsiniz. Verdon Kanyonu girişindeki Castellane kasabasından temel ihtiyaçlarınızı alabilirsiniz. İlkbahar ve sonbahar, doğanın tüm tonlarını görmek için en iyi zamandır. Bölgede doğa otelleri, pansiyonlar ve kamp alanları da mevcuttur.
Versay Sarayı
Versay Sarayı, Paris’in yakınlarında yer alan ve her gezginin mutlaka görmesi gereken tarihi bir hazine. 17. yüzyılda Fransa kraliyet ailesi için inşa edilen bu ihtişamlı yapı, barok mimarinin zirvesi olarak kabul ediliyor ve UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alıyor. Fransa’nın zengin tarihine tanıklık etmek ve kraliyetin hayatına dair ipuçları yakalamak isteyenler için büyüleyici bir yolculuk sunan saray, aynı zamanda göz alıcı iç dekorasyonuyla da ziyaretçilerini etkiliyor.
Vieille Charite
Vieille Charité, Marsilya’da yer alan ve 17. yüzyıldan kalma tarihi bir yapıdır. Avrupa’nın en eski korunmuş fakirhanelerinden biri olan bina, 1671’de tamamlanmıştır. Fakirler ve hastalar için inşa edilen yapıda hastane ve yetimhane bulunmaktaydı. 20. yüzyılda restore edilen Vieille Charité, günümüzde bir müze kompleksi olarak hizmet vermektedir. Barok tarzda inşa edilen yapının geniş avlusu ve mimarisi etkileyicidir. Akdeniz Arkeoloji Müzesi’nde tarihi eserleri keşfedebilirsiniz. Bina içindeki şık kafe ve restoran, dinlenmek için ideal bir yerdir.
Vieux Lyon
Vieux Lyon, Lyon’un tarihi eski kent bölgesi olup, UNESCO Dünya Mirası Listesi’ndedir. 15. ve 16. yüzyıllardan kalma binaları ve gizli geçitleriyle ünlüdür. Bölge, Gotik St. Jean Katedrali ve Rönesans tarzı yapılarla doludur. Fourvière Tepesi’nden Lyon’un panoramik manzaralarını seyredebilirsiniz. Notre-Dame de Fourvière Bazilikası ve Fourvière Kulesi gibi yapılar gezilmeye değerdir. Avrupa’nın en iyi korunmuş tarihi bölgelerinden olan Vieux Lyon, tarih ve kültür meraklılarına büyüleyici bir deneyim sunar.
Zafer Takı
Paris’in en ikonik anıtlarından biri olan Zafer Takı, mutlaka görülmeli. Şanzelize Caddesi’nin batı ucunda yer alıyor. Napolyon Bonapart’ın zaferlerini kutlamak için 1806’da inşa edilmeye başlandı. 50 metre yüksekliğinde, 45 metre genişliğindeki bu anıt etkileyici. Dört sütun ve üç kemer, anıtın güçlü mimarisini oluşturuyor. Üzerindeki kabartmalar ve heykeller oldukça dikkat çekici. Teras, Paris’in en güzel manzaralarını sunuyor. Napolyon’un zaferlerini anlatan kabartmaları mutlaka inceleyin. Heykeller, Fransız kahramanları ve mitolojik figürleri temsil ediyor. Seyir terasında harika fotoğraflar çekebilirsiniz. Çevresinde kaliteli restoranlar ve kafeler bulunuyor.
Fransa’nın tarihi zenginlikleri, sadece göz alıcı yapılarıyla değil, geçmişin derin izlerini taşıyan hikayeleriyle de büyüler. Bu eşsiz yapılar, yüzyıllar boyunca Avrupa’nın kültürel ve siyasi sahnesinde önemli roller oynamıştır. Carcassonne’un surları, Versay Sarayı’nın gösterişli odaları ya da Aigues-Mortes Kuleleri, tarih tutkunları için unutulmaz anılar sunar. Fransa’nın tarihi yerleri, her ziyaretçiye derin bir keşif ve zaman yolculuğu fırsatı sunarak, seyahatinizi eşsiz kılacak duraklar arasında yer alır.
Fransa’da Gezilecek Müzeler
Fransa, dünyaca ünlü müzeleri ve zengin kültürel mirasıyla sanatseverlerin ve tarih tutkunlarının gözde destinasyonlarından biridir. Başta Paris olmak üzere, ülkenin dört bir yanında yer alan müzeler, antik çağlardan modern sanata kadar geniş bir yelpazede eserler sunmaktadır. Louvre’dan Orsay’a, Rodin’den Picasso’ya kadar pek çok ikonik müze, ziyaretçilerine sanat ve tarihle dolu büyüleyici bir yolculuk vaat eder. Fransa’da gezilecek müzeler, ülkenin sanatsal ve kültürel gelişimine tanıklık etmek isteyenler için eşsiz fırsatlar sunar.
Paris’in Marais bölgesindeki Carnavalet Müzesi, şehrin tarihi ve kültürünü yansıtan geniş bir koleksiyona sahiptir. 16. yüzyıldan kalma binasında, Roma döneminden günümüze Paris’in tarihini keşfetmek mümkündür. Resimler, heykeller, mobilyalar ve arkeolojik bulgular sergilenir. Victor Hugo’nun ölüm maskesi ve 18. yüzyıldan kalma hapishane modeli gibi eserler mutlaka görülmelidir. Paris metrosunun 1. ve 14. hatlarıyla kolayca ulaşılabilen müze, Paris tarihine ilgi duyan herkes için ideal bir duraktır.
Cluny Müzesi
Paris’in Latin Mahallesi’ndeki Cluny Müzesi, Orta Çağ sanatına ve tarihine dair geniş bir koleksiyona sahiptir. 5. yüzyıldan 15. yüzyıla kadar uzanan heykeller, vitraylar ve el yazmaları sergilenir. The Lady and the Unicorn gibi ünlü eserler müzenin en çok ilgi gören parçalarındandır. Orta Çağ Avrupa’sının günlük yaşamına dair bilgiler de sunar. Hediyelik eşya dükkanında Orta Çağ temalı ürünler bulabilirsiniz. Cluny Müzesi, Orta Çağ meraklıları için ideal bir keşif noktasıdır. Metro hatlarıyla müzeye kolayca ulaşabilirsiniz.
Dieppe Müzesi
Dieppe Müzesi, Normandiya’nın Dieppe şehrinde yer alan ve 1833’te kurulan bir kültür merkezidir. Müze, arkeoloji, etnografya, güzel sanatlar ve denizcilik koleksiyonlarıyla dikkat çeker. Normandiya bölgesinin tarihi ve kültürüne dair zengin bir koleksiyon sunar. Fransız sanatçıların eserleri ve denizcilik objeleri de sergilenmektedir. Müze, bölgeyi keşfetmek ve sanatla tarih arasında bir yolculuk yapmak isteyenler için ideal bir duraktır. Ayrıca hediyelik eşya dükkanında güzel ürünler bulabilirsiniz.
Fabre Müzesi
Montpellier’deki Fabre Müzesi, 1825’ten beri hizmet veren önemli bir sanat müzesidir. 14. yüzyıldan 20. yüzyıla kadar uzanan eserleriyle geniş bir sanat koleksiyonu sunar. Nicolas Poussin, Fragonard ve Courbet gibi Fransız ressamların eserleri burada sergilenir. Rubens, el Greco ve Goya gibi Avrupa ressamlarının eserlerini de inceleyebilirsiniz. Rodin ve Dürer gibi sanatçıların heykel ve gravürleri de dikkat çeker. Müzede atölye çalışmaları, eğitim programları ve kafe gibi olanaklar mevcuttur. Montpellier şehir merkezine yakın olan müzeye yürüyerek veya toplu taşıma ile ulaşabilirsiniz.
Guimet Müzesi
Paris’teki Guimet Müzesi, Asya sanatının en önemli koleksiyonlarından birine ev sahipliği yapar. 1889’da açılan müzede Hindistan, Çin, Japonya, Kore ve Kamboçya gibi ülkelerden paha biçilmez eserler sergilenir. Heykeller, seramikler, tekstil ürünleri ve resimlerle dolu sergiler oldukça etkileyicidir. Çin heykeli Bodhisattva Avalokitesvara ve Angkor Wat’tan Apsara Heykeli gibi ünlü eserleri mutlaka görmelisiniz. Rehberli turlarla Asya kültürü hakkında derin bilgiler edinebilirsiniz. Guimet Müzesi, Paris’te Asya sanatı ve kültürü meraklıları için kaçırılmaması gereken bir duraktır.
Grevin Müzesi
Paris’teki Grevin Müzesi, 200’den fazla balmumu heykeliyle dünyanın en eski balmumu müzelerinden biridir. 1882’de kurulan müze, Fransız kraliyet ailesinden sinema ve edebiyat karakterlerine kadar geniş bir yelpazede figürler sunar. Ziyaretçiler için interaktif sergiler ve çocuklara özel bölümler de bulunur. Müze, tarih ve popüler kültüre ilgi duyan herkes için harika bir duraktır. Hediyelik eşya dükkanına ve kitapçıya da uğrayabilirsiniz.
Jules Verne Müzesi
Nantes’teki Jules Verne Müzesi, ünlü Fransız yazar Jules Verne’e adanmış bir müzedir. 1978’de, Verne’nin 150. doğum yılı anısına açılmıştır. Müzede, Verne’nin el yazmaları, mektupları ve ilk baskı kitapları sergilenir. Ayrıca, kitaplarından esinlenilen resimler ve heykeller de büyük ilgi görür. Multimedya sunumları ile Verne’nin hayatını keşfetmek mümkündür. Bilim kurgu hayranları için müze, mutlaka ziyaret edilmesi gereken bir duraktır. Nantes merkezine yürüme mesafesindedir.
La Cite du Vin
La Cité du Vin, Bordeaux’da şarap kültürüne adanmış interaktif bir müzedir. 2016’da açılan bu 13.300 metrekarelik müzede şarap tarihi, üretimi ve tadımı hakkında bilgi edinebilirsiniz. Kalıcı sergiler, şarap bölgeleri ve üzüm çeşitlerine de odaklanır. Müze, yıl boyunca şarap tadımı kursları, atölyeler ve etkinlikler düzenler. Altın rengi kıvrımlı binası, şarabın akışını simgeler ve oldukça dikkat çekicidir. Tepesindeki seyir alanından Bordeaux’nun panoramik manzarasını izleyebilirsiniz. Her yıl 300.000’den fazla ziyaretçi bu büyüleyici müzeyi keşfeder.
Louvre Müzesi
Paris’in kalbindeki Louvre Müzesi, sanat ve tarih tutkunlarının mutlaka görmesi gereken bir başyapıt. Dünyanın en büyük ve en çok ziyaret edilen müzelerinden biri olan Louvre, tam 380.000 metrekarelik alanıyla devasa bir kültürel hazine sunuyor. 7.500’den fazla sanat ve tarihi eseri barındıran koleksiyonları ile her yıl milyonlarca turisti kendine çekiyor.
Louvre’un tarihi 12. yüzyıla kadar uzanıyor; başlangıçta bir kale olarak inşa edilen yapı, 16. yüzyılda kraliyet sarayına dönüştürülmüş ve nihayetinde Fransız Devrimi’nden sonra müze haline getirilmiştir. Bugün ise, Antik Mısır’dan Antik Yunan’a, Rönesans’tan Barok döneme ve Modern Sanat’a kadar birçok farklı dönemin sanatını bir arada keşfetme fırsatı sunuyor.
Lyon Güzel Sanatlar Müzesi
Lyon Güzel Sanatlar Müzesi, 1803’te kurulan ve Fransa’nın en eski sanat müzelerinden biridir. 70.000’den fazla eserin sergilendiği müze, 7.000 metrekarelik alana yayılır. Antik Mısır, Yunan-Roma, Rönesans ve 20. yüzyıl sanatına dair eserler sunar. Müzenin en dikkat çeken eserleri arasında Poussin, Rembrandt, Degas, Monet ve Cezanne’ın tabloları yer alır. Lyon şehir merkezine yakın konumdaki müzeye metro, tramvay veya otobüsle kolayca ulaşabilirsiniz.
Marsilya Doğa Tarihi Müzesi
Marsilya Doğa Tarihi Müzesi, 1819’dan beri ziyaretçilerini ağırlayan önemli bir müzedir. Zooloji, botanik, jeoloji ve paleontoloji koleksiyonlarıyla ünlüdür. Müze, yılda 200.000’den fazla ziyaretçi çekmektedir. Dünyanın en büyük deniz kabuğu koleksiyonuna sahiptir. 1 milyondan fazla fosil, bitki ve hayvan örneği sergilenmektedir. Afrika ve Asya’dan gelen büyük memeli iskeletleri de ilgi çeker. Kalıcı sergilerde biyoçeşitlilik, evrim ve Marsilya’nın doğa tarihi anlatılmaktadır. Marsilya’da mutlaka görülmesi gereken bir kültürel duraktır.
Orangerie Müzesi
Paris’in Tuileries Bahçesi’nde yer alan Orangerie Müzesi, Monet’nin Nilüfer Serisi’ne ve ünlü empresyonist eserlerine ev sahipliği yapar. 1852’den kalma portakal bahçesi binasında yer alan müze, Monet, Renoir, Cezanne, Modigliani ve Picasso gibi sanatçıların eserlerini sergiler. 20. yüzyıl sanatına dair zengin koleksiyonunun yanı sıra, yıl boyunca geçici sergiler ve etkinlikler düzenlenir. Nilüfer Serisi, Bal du moulin de la Galette ve Les Joueurs de cartes en dikkat çekici eserlerdendir. Müze kafesi ve hediyelik eşya dükkanına da uğrayabilirsiniz.
Orsay Müzesi
Orsay Müzesi, Paris’te Sen Nehri kıyısında yer alan dünyaca ünlü bir sanat müzesidir. 19. yüzyılın ikinci yarısına ait eserleriyle, empresyonizm ve post-empresyonizm akımlarının önemli eserlerini barındırır. Eski bir tren garı binasından dönüştürülen müzede Van Gogh, Monet, Renoir, Cezanne ve Degas gibi ünlü sanatçıların eserleri sergilenmektedir. Claude Monet’in “Gün Doğumu”, Van Gogh’un “Yıldızlı Gece” ve Renoir’in “Bal du Moulin de la Galette” müzenin en popüler eserlerindendir. Orsay Müzesi, geniş koleksiyonları, kafe, restoran ve hediyelik eşya dükkanları ile sanatseverler için mutlaka ziyaret edilmesi gereken bir duraktır.
Petit Palais Müzesi
Paris’teki Petit Palais Müzesi, 1900 yılında açılmış ve etkileyici mimarisiyle dikkat çeker. Şanzelize Caddesi karşısında yer alan müze, resim, heykel ve dekoratif sanat dallarında geniş bir koleksiyona sahiptir. Fransız sanatçılar Monet, Degas ve Renoir’in eserleri müzenin en ilgi çeken sergileri arasındadır. Rembrandt, Rubens ve Botticelli gibi ünlü Avrupalı sanatçıların eserleri de sergilenmektedir. Heykel meraklıları Rodin ve Claudel’in eserlerini burada görebilirler. Metro ve otobüsle kolayca ulaşabileceğiniz müzede, sanatseverler için unutulmaz bir deneyim sunuluyor.
Picasso Müzesi
Paris’in Marais bölgesinde yer alan Picasso Müzesi, 3.000’den fazla Picasso eserine ev sahipliği yapar. 1985’ten bu yana hizmet veren müze, resim, heykel, çizim ve seramik gibi sanat dallarında zengin bir koleksiyon sunar. Guernica, Les Demoiselles d’Avignon ve Tete de Femme gibi ünlü eserler müzede sergilenir. Picasso’nun tüm sanatsal dönemlerini kapsayan müze, 20. yüzyıl sanatına ilgi duyanlar için harika bir adrestir. Tarihi binası ve etkileyici koleksiyonuyla, Paris metrosu 1. hattıyla kolayca ulaşabilirsiniz.
Rodin Müzesi
Paris’teki Rodin Müzesi, dünyaca ünlü heykeltıraş Auguste Rodin’in eski evi ve atölyesinde sergilenir. Düşünen Adam, Öpücük ve Calais Burgazları gibi ünlü eserler burada sergilenmektedir. Heykeller, çizimler ve mektuplar Rodin’in hayatına dair zengin bir koleksiyon sunar. Müzenin hediyelik eşya dükkanında da güzel ürünler bulabilirsiniz. Paris metrosu 7 numaralı hattıyla kolayca ulaşabileceğiniz müzeye, otobüs ve tramvayla da rahatça gidebilirsiniz.
Fransa’nın müzeleri, sanata ve tarihe olan ilginizi derinleştirecek zengin bir keşif deneyimi sunar. Her biri kendine özgü koleksiyonlarıyla ziyaretçilerine unutulmaz anlar yaşatırken, ülkenin kültürel mirasına dair derin bir bakış açısı kazandırır. Fransa’nın farklı şehirlerine yayılmış bu müzeler, yalnızca sanatseverler için değil, tarihin ve kültürün izlerini sürmek isteyen herkes için de birer cazibe merkezi niteliğindedir. Fransa seyahatinizde bu eşsiz müzeleri ziyaret ederek sanat ve tarihle iç içe bir deneyim yaşayabilirsiniz.
Fransa’da Gezilecek Dini Yapılar
Fransa, tarih boyunca dini yapılarıyla ünlü bir ülke olmuştur. Her biri farklı mimari tarzlarda inşa edilmiş bu yapılar, sadece dini değil, kültürel ve sanatsal zenginlikleriyle de dikkat çeker. Orta Çağ’dan modern zamanlara kadar uzanan katedraller, bazilikalar ve şapeller, her yıl milyonlarca ziyaretçiyi kendine çeker. Mont Saint Michel Manastırı’ndan Paris’in Kutsal Kalbi Bazilikası’na kadar, Fransa’nın dört bir yanında keşfedilecek birçok dini yapı bulunmaktadır. Ziyaretçiler, bu yapılar aracılığıyla hem tarihe tanıklık edebilir hem de mimarinin büyüleyici detaylarını keşfedebilir.
La Treille Kilisesi
Lille’deki La Treille Kilisesi, Gotik Uyanış tarzı mimarisiyle dikkat çeken bir şaheserdir. 1854’te başlayan inşaatı, 1911’de tamamlanmıştır. Kilisenin dış cephesi, Hz. İsa ve azizlerin heykelleriyle süslüdür. İç kısımda ise etkileyici vitraylar ve heykeller yer alır. 104 metre yüksekliğindeki devasa kulesiyle Fransa’nın en yüksek kiliselerinden biridir. Kilise, 700’den fazla vitray pencereyle süslenmiştir. İç mekanı keşfetmek için kiliseyi ziyaret etmenizi öneririm.
Marsilya Katedrali
Marsilya’daki La Cathédrale de La Major, şehrin en önemli dini yapılarından biridir. 19. yüzyılda inşa edilen bu katedral, Bizans ve Roma Revival tarzı mimarisiyle dikkat çeker. 1852’de III. Napolyon tarafından başlatılan inşaat, 21 yılda tamamlanmıştır. Dış cephesi, Hz. İsa ve azizlerin heykelleriyle süslenmiştir. İç kısımda ise etkileyici mozaikler ve freskler yer alır. Fransa’nın en büyük katedrallerinden biri olan yapı, 3.000 kişilik geniş iç mekanlara sahiptir. 70 metrelik ana kubbesinden Marsilya manzaralarını izleyebilirsiniz. Rehberli turlarla detaylı bilgi alarak gezebilirsiniz.
Mont Saint Michel Manastırı
Normandiya kıyılarında, 1 kilometre açıkta yer alan Mont Saint Michel Manastırı, UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde bulunmaktadır. 8. yüzyılda Aziz Aubert tarafından inşa edildiği düşünülen bu manastır, tarihi ve mimari önemiyle dikkat çekmektedir. Romanesk ve Gotik mimarinin eşsiz bir karışımını sunan manastır, yüzyıllar boyunca önemli bir hac yeri olmuştur. Fransız Devrimi sırasında hapishane olarak kullanılan manastır, 1874’te restore edilerek yeniden açılmıştır. En dikkat çekici yapısı, adanın tepesindeki La Merveille kilisesidir. Manastırın yemekhane, kütüphane ve diğer binaları da keşfedilmeye değerdir. Normandiya kıyıları ve Mont Saint Michel Körfezi’nin muhteşem manzaraları sunulmaktadır. Manastıra araba, tren veya otobüsle kolayca ulaşabilirsiniz.
Notre Dame Katedrali
Paris’in en ikonik yapılarından biri olan Notre Dame Katedrali, mutlaka görülmeli. 12. yüzyılda inşa edilen bu yapı, gotik mimarinin şaheseri olarak kabul ediliyor. 2019’daki yangında hasar gören katedral, kapsamlı bir restorasyon geçiriyor. Victor Hugo’nun “Notre Dame’ın Kamburu” romanı sayesinde ünü daha da arttı. 96 metre yüksekliğindeki ana kulesi, ziyaretçileri etkiliyor. Çarpıcı vitray pencereleri, zarif heykellerle bezenmiş köşeleri büyüleyici. Dünyanın en büyük orglarından birini burada görebilirsiniz. Katedralin iç mekanı, dini motiflerle süslenmiş. Fotoğraf çekmek için harika bir durak!
Paris’in Kutsal Kalbi Bazilikası
Paris’in Kutsal Kalbi Bazilikası, Montmartre semtinde yer alan ikonik bir yapıdır. 1875 yılında inşa edilen bu Roma Katolik kilisesi, beyaz kireç taşından yapılmıştır. Montmartre’nin tepesinde, Paris’in en güzel panoramik manzarasını sunmaktadır. Devasa kubbesi ve iki çan kulesiyle dikkat çekmektedir. İç mekanda etkileyici freskler ve mozaikler bulunmaktadır. Romanesk-Bizans tarzında inşa edilen bazilikada İsa’nın hayatını anlatan freskler görülmeye değerdir. Meryem Ana’yı anlatan mozaikler ve İsa’nın Kutsal Kalbi’ne adanmış kripta da ilgi çekicidir. Bazilikaya metro, otobüs ve teleferik ile kolayca ulaşılabilir.
Ronchamp Şapeli
Ronchamp Şapeli, Fransa’nın Ronchamp kasabasında yer alan etkileyici bir Roma Katolik şapelidir. 1954’te tasarlanan yapı, betonarme ve çelikten inşa edilmiştir. Deniz kabuğunu andıran çatısıyla dikkat çeker. Güneyde ana altar, kuzeyde ise bir Meryem Ana heykeli bulunur. UNESCO Dünya Mirası Listesi’ndeki bu şapel, birçok film ve dizide yer almıştır. Beyaz duvarlar saflığı, çatı ise gökyüzüne yükselen bir dua sembolüdür. Ana altar, İsa’nın çarmıha gerilmesini temsil ederken, Meryem Ana heykeli umut sunar.
Fransa’nın dini yapıları, tarihi, sanatı ve inancı bir arada sunan eşsiz duraklardır. Her biri kendine has atmosferiyle ziyaretçilerine unutulmaz bir deneyim yaşatır. Bu yapıların mistik havası ve mimari güzellikleri, hem inananlar hem de seyahat tutkunları için görülmeye değerdir. Fransa seyahatinizde bu muhteşem dini yapıları ziyaret ederek, ülkenin zengin kültürel mirasını yakından tanıma fırsatı bulabilirsiniz. Hem ruhunuzu hem de gözlerinizi doyuracak bu yapılar, Fransa’nın en önemli simgeleri arasında yer almaktadır.
Fransa’da Gezilecek Cadde ve Meydanlar
Fransa, büyüleyici caddeleri ve tarihi meydanlarıyla dünyaca ünlü bir destinasyondur. Şanzelize Caddesi’nden Bellecour Meydanı’na kadar birçok ikonik nokta, ziyaretçilerine hem kültürel zenginlik hem de estetik bir deneyim sunar. Fransız mimarisinin ve tarihinin derin izlerini taşıyan bu alanlar, yerel halk ve turistler için vazgeçilmez buluşma noktalarıdır. Gezginler, bu caddelerde alışveriş yaparken veya meydanlarda yürüyüş yaparken Fransa’nın eşsiz atmosferini hissedebilir.
Bastille Meydanı
Bastille Meydanı, Fransız Devrimi’nin sembolü ve Paris’in tarihi bir gezi alanıdır. 1370 yılında dış saldırılardan korumak için devasa bir kale inşa edilmiştir. Bastille Hapishanesi olarak bilinen bu kale, Voltaire gibi önemli isimlerin tutulduğu bir hapishane olmuştur. 14 Temmuz 1789’da Bastille Hapishanesi’nin basılması, Fransız Devrimi’nin başlangıcı kabul edilir. Hapishane yıkıldıktan sonra meydan yeniden düzenlenmiş ve 1833 yılında 46 metre yüksekliğindeki Temmuz Sütunu dikilmiştir. Sütunun tepesindeki Özgürlük Genie Heykeli ise dikkat çekicidir. Modern Bastille Operası ve eski hapishane kalıntıları meydanın ziyaret edilen noktalarındandır. Bastille Meydanı, 14 Temmuz kutlamalarının ve çeşitli etkinliklerin merkezidir.
Bellecour Meydanı
Bellecour Meydanı, Lyon’un en popüler ve Avrupa’nın en büyük meydanlarından biridir. 17. yüzyıldan beri ziyaretçilerini büyüleyen bu meydan, heykelleri ve tarihi yapılarıyla ünlüdür. Meydanın ortasındaki Kral XIV. Louis Heykeli mutlaka görülmelidir. Çevresinde ünlü mağazalar, kafeler ve gurme restoranlar bulunur. Kahvenizi yudumlarken meydandaki sokak sanatçılarını izleyebilirsiniz. Bellecour, yıl boyunca birçok kültürel ve sanatsal etkinliğe ev sahipliği yapar.
Charles de Gaulle Meydanı
Paris’in en büyük meydanı olan Charles de Gaulle Meydanı, Avrupa’nın en geniş dönel kavşağıdır. 1970 yılında Yıldız Meydanı’ndan Charles de Gaulle Meydanı’na yeniden adlandırılmıştır. 12 ana caddenin kesişim noktasında yer alır ve şehrin önemli simgelerindendir. Meydanın ortasındaki Zafer Takı, Napolyon’un zaferlerini anmak için inşa edilmiştir. Zafer Takı’na yeraltı tüneli ile ulaşabilirsiniz. Meydan, lüks mağazalar, restoranlar ve kafelerle çevrilidir. Şanzelize Caddesi de bu meydandan başlar. Grand Palais ve Petit Palais, meydanın yakınındaki önemli turistik yerlerdir. Meydan, yıl boyunca festivallere ve kültürel etkinliklere ev sahipliği yapar.
Concorde Meydanı
Paris’in en büyük meydanı olan Concorde Meydanı, Şanzelize Caddesi’nin hemen yanında yer almaktadır. İsmi Fransız Devrimi sonrası “Uyum” anlamına gelen Concorde olarak değiştirilmiştir. Meydan, Fransız Devrimi’nde Kral Louis XVI ve Kraliçe Marie Antoinette’in idamıyla tarihte önemli bir yere sahiptir. Sekizgen şeklinde tasarlanan meydanın ortasında, Mısır’dan getirilen 23 metre yüksekliğinde bir dikilitaş bulunmaktadır. Çevresindeki heykeller ve çeşmeler meydanın tarihi atmosferini zenginleştirir. Yol üstü kafelerde keyif yapabilir, müze ve sanat galerilerini ziyaret edebilirsiniz. Concorde Meydanı, Paris’i keşfetmeye başlamak için mükemmel bir başlangıç noktasıdır.
Cimiez
Nice’in kuzeyinde yer alan Cimiez, sakin ve huzurlu bir atmosfere sahip turistik bir bölgedir. Tarihi mekanları, müzeleri ve yemyeşil parkları ile ziyaretçileri kendine çeker. Cimiez, Matisse Müzesi ve Nice Modern Sanatlar Müzesi’ne ev sahipliği yapmaktadır. 14. yüzyıldan kalma Cimiez Manastırı da bölgenin önemli tarihi yapılarındandır. Roma kalıntıları üzerine inşa edilen Cimiez Botanik Parkı, etkileyici heykeller ve çeşmelerle doludur. Parc Phoenix ise egzotik bitkiler arasında keyifli bir gezinti sunar. Cimiez’e şehir merkezinden otobüs veya tramvay ile kolayca ulaşılabilir.
Croisette Bulvarı
Croisette Bulvarı, Cannes’ın en turistik ve lüks bölgelerinden biridir. Akdeniz kıyısındaki bu 2 kilometrelik bulvar, palmiyelerle çevrili ve göz alıcıdır. Lüks mağazalar, restoranlar ve oteller boyunca yürüyüş yapabilirsiniz. Cannes Film Festivali’nin kalbi olan bu bulvar, tarihi binalarıyla da dikkat çeker. Temiz plajlarda denizin ve güneşin tadını çıkarabilirsiniz. Gün batımında yürüyüş yaparak Akdeniz’in eşsiz manzarasını izlemeyi unutmayın.
Haussmann Bulvarı
Paris’in ikonik gezi alanlarından biri olan Haussmann Bulvarı, 1850’de modernleşme planı kapsamında tasarlanmıştır. Yaklaşık 2 kilometre uzunluğundaki bu geniş bulvar, tarihi binalar, ağaçlı kaldırımlar ve simetrik Haussmann tarzı mimarisiyle dikkat çekmektedir. Haussmann Bulvarı boyunca ünlü mağazalar, restoranlar, kafeler ve oteller yer almaktadır. Paris’in modern kimliğini temsil eden bulvar, aynı zamanda şehrin önemli ticaret merkezlerinden biridir. Yürüyüş yaparak, bulvarın büyüleyici mimarisini keşfedebilir ve harika fotoğraflar çekebilirsiniz. Geleneksel Fransız mutfağını deneyip, hareketli atmosferin tadını çıkarabilirsiniz.
Latin Mahallesi
Paris’in Latin Mahallesi, şehrin en eski ve tarihi bölgelerindendir. Sen Nehri’nin sol yakasında bulunan bu mahalle, Sorbonne Üniversitesi sayesinde genç ve dinamik bir nüfusa sahiptir. Dar sokakları, antikacıları, kitapçıları, kafeleri ve restoranlarıyla dikkat çeker. Notre Dame Katedrali, Pantheon ve Luxembourg Bahçeleri gibi ikonik turistik yerlere yakındır. Orta Çağ’dan kalma kiliseler ve manastırlarla dolu olan Latin Mahallesi, tarih severler için idealdir. Sorbonne Üniversitesi ve Shakespeare and Company kitabevi mutlaka ziyaret edilmelidir. Latin Mahallesi, 4, 10 ve 11 nolu metro hatlarıyla kolayca ulaşılabilir. Bohem atmosferi ve sokak sanatçılarıyla ünlüdür.
Lille Büyük Meydanı
Lille Büyük Meydan, şehrin tarihi ve canlı merkezidir. 1269’da pazar yeri olarak kurulan meydan, günümüzde popüler bir turistik alandır. Meydanın ortasındaki Deesse Sütunu ve çevresindeki 17. ve 18. yüzyıl Flaman binaları dikkat çeker. Tarihi borsa binası Vieille Bourse, kitapçılar ve antikacılarla doludur. Lille Belediye Sarayı da meydanı süsleyen önemli yapılardan biridir. Çevredeki caddelerde mağazalar, restoranlar ve kafeler bulunur. Cuma ve pazar günleri kurulan pazarda taze yerel ürünler keşfedebilirsiniz.
Massena Meydanı
Massena Meydanı, Nice’in kalbinde yer alan canlı ve turistik bir alandır. Jean Medecin Yolu ve Avenue Felix Faure’nin kesişim noktasında bulunur. Etrafında Promenade des Anglais, Vieux Nice ve Mamac Müzesi gibi turistik yerler vardır. Meydan, siyah-beyaz mermer zemin ve Apollon heykeli ile dikkat çeker. Geceleri su ve ışık gösterileri sunan fıskiyeler çok ilgi çeker. Meydan, kafe ve restoranlarıyla keyifli bir mola yeridir. Sokak sanatçıları, festivaller ve etkinlikler meydanı yıl boyunca hareketli tutar. Nice’i keşfedenlerin mutlaka uğraması gereken bir noktadır.
Place de la Bourse
Place de la Bourse, Bordeaux’nun en ikonik meydanlarından biridir. 18. yüzyılda Kral XV. Louis tarafından yaptırılmıştır. Meydanın ortasında ünlü Neptün Çeşmesi ve Üç Graces Heykeli yer alır. Çevresinde Borsa Binası, Hotel de la Marine ve Hotel de Ville gibi önemli yapılar bulunur. UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan meydan, tarihi atmosferiyle büyüler. Çevredeki kafe ve restoranlarda dinlenirken meydanın güzelliğini izleyebilirsiniz.
Promenade des Anglais
Nice şehrinin göz bebeği olan Promenade des Anglais, Akdeniz kıyısındaki en ünlü sahil yollarındandır. 7 kilometre uzunluğundaki bu muhteşem bulvar, nefes kesici Akdeniz manzaraları sunar. 1820 yılında İngiliz aristokratları için inşa edilen yol, Nice’in önemli simgelerinden biri olmuştur. Palmiye ağaçları altında bisiklet sürmek veya yürüyüş yapmak, burada popüler aktiviteler arasındadır. Lüks mağazalar ve yerel hediyelik eşya dükkanları alışveriş imkanı sunmaktadır. Akdeniz mutfağından dünya mutfaklarına kadar seçenekler sunan restoranlar ve kafeler sahil boyunca hizmet vermektedir.
Ressamlar Meydanı
Ressamlar Meydanı, Paris’in Montmartre bölgesinde mutlaka görülmesi gereken bir yerdir. 17. yüzyıldan beri pazar yeri olarak kullanılan meydan, 19. yüzyılda ressamların buluşma noktası olmuştur. Sokak sanatçıları, ressamlar ve karikatüristlerle dolu olan meydan, sanatseverler için cazip bir duraktır. Hareketli kafeler, restoranlar ve sanat galerileriyle de dikkat çeker. Sacre Ceur Bazilikası’na uğrayarak etkileyici manzarasının tadını çıkarabilirsiniz. Meydanda portrenizi çizdirip, kafelerde dinlenerek keyifli bir mola verebilirsiniz.
Saint Honore Caddesi
Paris’in 1. bölgesinde yer alan Saint Honore Caddesi, şehrin en ikonik caddelerinden biridir. Tarihi manastırlardan adını alan bu cadde, lüks butiklerin ve müzelerin bulunduğu prestijli bir bölgedir. 1,84 kilometre uzunluğundaki Saint Honore Caddesi, Concorde Meydanı’ndan Rue Royale’e kadar uzanır. Haussmann tarzı mimarinin güzellikleriyle çevrili olan cadde, şık mağaza ve restoranları ile dikkat çeker. Alışveriş yapmak veya keyifli bir yürüyüş için ideal bir tercihtir. Caddenin yakınındaki Jardin des Tuileries ve pazarlar da bölgeye ayrı bir cazibe katmaktadır.
Stanislas Meydanı
Stanislas Meydanı, Nancy şehrinde UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan geniş bir meydandır. 1755’te inşa edilen bu meydan, Fransız klasik mimarisinin en güzel örneklerinden biridir. Ortasında Stanislas Leszczynski’nin heykeli yer alır. Meydanı çevreleyen Hotel de Ville, Lorraine Dükleri Sarayı ve Güzel Sanatlar Müzesi mutlaka görülmelidir. Heykeller ve çeşmelerle süslü meydanda, tarihi binalar arasında yürüyüş yapabilirsiniz. Panoramik şehir manzarasını seyredebilir, kafelerde dinlenebilirsiniz. Yaz aylarında konserler ve etkinlikler de meydanı canlandırır.
Şanzelize Caddesi
Paris’in en ikonik caddelerinden biri olan Şanzelize Caddesi, ziyaretçilere eşsiz bir deneyim sunmaktadır. Concorde Meydanı’ndan Zafer Takı’na kadar 1.6 kilometre boyunca uzanmaktadır. Cadde, lüks mağazalar, kafeler, restoranlar ve tiyatrolarla doludur. İlk olarak 17. yüzyılda inşa edilen bu ünlü cadde, başlangıçta kraliyet ailesine özel bir alandı. Zamanla halka açılarak Paris’in en popüler gezi noktalarından biri haline geldi. Şanzelize, 14 Temmuz’daki Fransız Ulusal Bayramı kutlamalarının da merkezidir. Cadde, iki yanındaki ağaçlarla ve geniş bulvarıyla büyüleyici bir atmosfere sahiptir. Zafer Takı, Napolyon Savaşları’nda ölen askerlerin anısına dikilmiştir. Caddede alışveriş yapabilir, restoranlarda oturabilir veya sanat galerilerini gezebilirsiniz.
Terreaux Meydanı
Terreaux Meydanı, Lyon’un merkezinde yer alan popüler bir buluşma noktasıdır. 18. yüzyıldan kalma çeşmesi ve etkileyici heykelleriyle dikkat çeker. Rhone, Saone, Loire ve Garonne nehirlerini simgeleyen heykelleri mutlaka görmelisiniz. Meydanın çevresinde Lyon Güzel Sanatlar Müzesi ve Lyon Belediye Binası gibi tarihi yapılar bulunur. Kaliteli kafe ve restoranlarda Fransız mutfağının en lezzetli yemeklerini tadabilirsiniz. Yıl boyunca meydanda konserler, festivaller ve etkinlikler düzenlenir. Terreaux Meydanı, tarihi atmosferi ve canlı yapısıyla keyifli bir gezi alanıdır.
Fransa’nın caddeleri ve meydanları, tarihi dokusu ve canlı atmosferiyle her gezginin keşfetmek isteyeceği benzersiz yerlerdir. Bu alanlar, Fransız kültürünü, mimarisini ve yaşam tarzını en iyi yansıtan duraklar olarak öne çıkar. Hem yerel etkinliklerin hem de sokak sanatçılarının renk kattığı bu meydanlar ve caddeler, unutulmaz anılarla dolu bir Fransa gezisi için mükemmel başlangıç noktalarıdır.
Fransa’da Gezilecek Park ve Doğal Güzellikler
Fransa, tarihsel ve kültürel zenginliklerinin yanı sıra doğal güzellikleriyle de ziyaretçilerini büyülemeye devam ediyor. Özellikle ülkenin dört bir yanına yayılmış parklar ve doğa alanları, hem yerel halk hem de turistler için kaçış noktaları sunuyor. Bu doğal cennetler, Fransa’nın farklı iklim bölgelerinde yer aldığı için her biri kendine has bir flora ve fauna barındırıyor. Calanques Milli Parkı’ndan Boulogne Ormanı’na, Etretat Kayalıkları’ndan Bourget Gölü’ne kadar uzanan bu yeşil alanlar, doğa tutkunları ve macera arayanlar için ideal rotalar oluşturuyor. Fransa’nın doğal güzellikleri arasında kaybolmak, ruhunuzu dinlendirecek ve keşif tutkunuzu tatmin edecek bir yolculuk vadediyor.
Asterix Parkı
Asterix Parkı, Picardie bölgesindeki Oise kentinde, çocuklu aileler için ideal bir tema parkıdır. 1989’da açılan park, Asterix ve Oburiks çizgi romanlarından esinlenerek tasarlanmıştır. 50 hektarlık alanda Galya köyü, Roma kampı ve Viking gemisi gibi temalı alanlar bulunur. Roller coasterlar, su kaydırakları ve yıl boyunca düzenlenen gösterilerle doludur. Galya evlerini gezip, Asterix ve Oburiks ile tanışabilir ve Galya mutfağını keşfedebilirsiniz. Viking gemisi ve korsan gemisi de heyecanlı maceralar sunar. Paris’ten tren ve otobüsle kolayca ulaşabilirsiniz.
Balata Botanik Bahçesi
Balata Botanik Bahçesi, Nice’te 1980’de açılan ve 5.000’den fazla bitki türüne ev sahipliği yapan büyüleyici bir alandır. 10 hektarlık bu bahçe, deniz seviyesinden 180 metre yükseklikte yer alır ve Akdeniz manzaraları sunar. Kaktüs, gül ve tropik bitkiler bahçeleriyle farklı coğrafyalara ait bitki çeşitlerini keşfedebilirsiniz. Japon tarzında düzenlenmiş bahçesi de dikkat çeker. Nice şehir merkezine sadece 8 kilometre uzaklıktaki bu botanik cennetine otobüs veya taksiyle ulaşabilirsiniz. Avrupa’nın en önemli botanik bahçelerinden biri olarak kabul edilir.
Boulogne Ormanı
Boulogne Ormanı, Paris’in batısında yer alan en büyük parktır. 845 hektarlık alanı, yüzyıllar boyunca Fransız krallarının avlanma alanıydı. 1850’lerde halka açılan orman, II. Dünya Savaşı sırasında işgal edildi. Günümüzde hem turistler hem de Parisliler için popüler bir dinlenme alanıdır. Ormanda göller, dereler ve spor alanları gibi doğal güzellikler bulunur. Hayvanat bahçesi, botanik bahçesi ve hipodrom da gezilecek yerler arasındadır. Longchamp Göleti, Jardin Albert Kahn ve Musee des Annees mutlaka görülmelidir. 18. yüzyıldan kalma Bagatelle Kalesi de keşfedilmeye değerdir. Yürüyüş, bisiklet ve piknik için ideal bir yerdir.
Bourget Gölü
Bourget Gölü, Fransa’nın Savoie bölgesinde yer alan en büyük doğal göldür. Göl, 18 kilometre uzunluğunda ve 1,6 kilometre genişliğindedir. Ortalama derinliği maksimum 145 metreyi bulur. 19.000 yıl önce büyük buzulların geri çekilmesiyle oluşmuştur. Eşsiz ekosistemi, Fransa’nın doğal mirası olarak kabul edilmektedir. Yüzlerce balık ve kuş türüne ev sahipliği yapar. Kuş göç yolları üzerinde önemli bir dinlenme alanıdır. Yaz aylarında gölde yüzebilir, tekneyle gezebilir veya balık tutabilirsiniz. Göl kenarındaki yürüyüş parkurları ve bisiklet yolları, keşif için idealdir.
Bretonya
Bretonya, Fransa’nın kuzeybatısında, Manş Denizi ve Atlantik Okyanusu arasında yer alır. Büyüleyici doğal güzellikleri ve eşsiz kültürü ile keşfedilmeye değer bir bölgedir. Tarihi liman şehirleri, lezzetli deniz ürünleri ve geleneksel festivalleri ile ünlüdür. Mont Saint-Michel, gelgit adası üzerine kurulmuş bir manastırdır ve mutlaka görülmelidir. Saint-Malo’da taze deniz ürünleri tadabileceğiniz sahil restoranları bulunmaktadır. Dinard kasabası, plajlarda deniz ve güneşin tadını çıkarmak için idealdir. Quimper şehri, geleneksel Breton mimarisi ile harika fotoğraflar sunar. Carnac, devasa dikilitaşlarıyla tarih meraklılarının uğraması gereken bir yerdir. Bretonya’ya Paris, Rennes veya Nantes’den kolayca ulaşabilirsiniz. İlkbahar, yaz ve sonbahar, bölgenin güzelliklerini görmek için en iyi zamanlardır. Doğa yürüyüşü, bisiklet, denizcilik ve sörf gibi birçok aktivite mevcuttur. Her bütçeye uygun otel ve pansiyon seçenekleri bulabilirsiniz.
Calanques
Marsilya’nın güneyinde yer alan Calanques, kireç taşı kayalıkları ve turkuaz sularıyla ünlüdür. Calanques Milli Parkı’nda yürüyüş, tekne turu ve kaya tırmanışı yapabilirsiniz. Bu doğa harikası, yaz aylarında yüzmek için de harika bir yerdir. Fiyortlar ve yüksek kayalıklar eşliğinde benzersiz manzaralar sunar. Cap Canaille’den gün batımında harika fotoğraflar çekebilirsiniz. 20 kilometre uzunluğundaki kıyı şeridi, teknelerin favori duraklarından biridir. Bisiklet kiralayarak parkı keşfedebilir veya Frioul Adaları’na günübirlik tekne gezisi yapabilirsiniz.
Camargue
Camargue, Fransa’nın güneydoğusunda yer alan ilginç bir gezi alanıdır. Akdeniz kıyısındaki bu bölge, geniş kum alanlarıyla ünlüdür. Pembe flamingolar, özgürce koşan beyaz atlar ve zengin kültürü keşfedilmeyi bekliyor. Rhone Nehri’nin deltasını kapsayan Camargue, Avrupa’nın önemli sulak alanlarından biridir. UNESCO Biyosfer Rezervi olarak koruma altına alınmıştır. Kuş gözlemciliği, bisiklet gezileri ve doğa yürüyüşleri düzenlenmektedir. Saintes-Maries-de-la-Mer, bölgenin başkenti olarak gezinin başlangıcı olabilir. Orta Çağ’dan kalma Aigues-Mortes kenti ve Salin-de-Giraud tuz bataklığı harika fotoğraflar sunar. Pont de Gau Ornitolojik Parkı, flamingoları izlemek için ideal bir noktadır. At safarileri için Manade çiftliklerine giderek rehberli turlara katılabilirsiniz.
Chamonix
Chamonix, Fransa Alpleri’nin en güzel köylerinden biridir ve nefes kesen manzaralar sunar. Mont Blanc masifinin eteklerinde yer alan bu huzurlu köy, kaçış için idealdir. 4.808 metre yüksekliğindeki Mont Blanc, kış sporları için popüler bir yerdir. Kayak ve snowboard için etkileyici pistleri ile ünlüdür. Her seviyeden kayakçı ve snowboardçuya uygun alanlar sunar. Kayak merkezlerinde kurslar da düzenlenmektedir. Doğa yürüyüşleri ve bisiklet parkurları ile çevresindeki doğal güzellikleri keşfedebilirsiniz. Chamonix, mevsimlere göre farklı güzellikler sunar ve birçok otel, restoran ve mağaza bulabilirsiniz. Rehberlerle trekking turlarına katılarak panoramik manzaraların tadını çıkarın. Yıl boyunca sakin atmosferiyle dikkat çeker.
Chamonix Mont Blanc Kayak Merkezi
Chamonix Mont Blanc Kayak Merkezi, Fransa’nın Alplerinde yer alan popüler bir kayak merkezidir. Avrupa’nın en yüksek dağı olan Mont Blanc’da hizmet vermektedir. Nefes kesici manzaraları ve etkileyici kayak pistleri ile ünlüdür. Dünyanın en eski kayak merkezlerinden biridir ve her zorlukta pistler sunar. Kaya tırmanışı, trekking, yamaç paraşütü ve rafting gibi aktiviteler de yapılabilir. Restoran ve kafelerde büyüleyici manzaralar eşliğinde dinlenebilirsiniz. Teleferikle yüksek seyir alanlarına ulaşabilir ve harika fotoğraflar çekebilirsiniz. Mer de Glace, buzul tırmanışı ve kayak için ideal bir yerdir. Alpin Müzesi, Alplerin tarihi ve kültürü hakkında bilgi sunar. Otobüs ve tren seferleriyle ulaşım kolaydır; kışın kayak, yazın doğa yürüyüşleri için idealdir.
Colmar
Colmar, Fransa’nın Alsace bölgesinde yer alan bir kasabadır. Şarap başkenti olarak bilinir ve birçok ünlü şarap imalathanesi barındırır. Vosges Dağları’nın eteklerinde, Lauch Nehri kasabanın içinden geçer ve büyüleyici manzaralar sunar. Colmar, Fransa’nın en romantik kasabası olarak seçilmiştir. Rehberli turlar ile üzüm bağlarını gezebilir ve şarap tadımlarına katılabilirsiniz. Arnavut kaldırımlı sokakları, renkli evleri ve kanallarıyla dikkat çeker. Unterlinden Müzesi, Orta Çağ ve Rönesans sanat eserlerine ev sahipliği yapar. Hansi Müzesi, Alsace folkloruna adanmış ilginç koleksiyonlar sunar. Petite Venise bölgesi, renkli evleri ve kanallarıyla harika fotoğraflar çekmek için idealdir. Colmar, Uluslararası Alsace Şarap Fuarı ve müzik festivalleri ile doludur. Kaliteli restoranları, gastronomi meraklıları için keyifli bir deneyim sunar.
Colmar Plajı
Colmar Plajı, Houssen şehrinde bulunan Fransa’nın en güzel plajlarından biridir. Ilık yaz havası ve ince kumlu sahili ile ünlüdür. 250 metrelik denetimli yüzme alanı ve 380 metre uzunluğunda plajı vardır. Çimenlik dinlenme alanları, piknik yapmak için idealdir. Masmavi deniz ve güneşin tadını çıkarabilirsiniz. Plaj çevresinde deniz manzaralı restoranlar ve oteller bulunmaktadır. Plaj voleybolu ve plaj futbolu gibi sporlar için olanaklar mevcuttur. Kış aylarında kapalı olan plaj, 2024 Mayıs ayında yeniden açılacaktır.
Côte d’Azur
Côte d’Azur, Fransa’nın güneydoğusundaki Akdeniz kıyı şeridini kapsar. Fransa Rivierası’nın en turistik bölgesidir ve Saint Tropez, Nice ve Cannes ile ünlüdür. Göz alıcı plajlar, lüks oteller ve tarihi kasabalar ile doludur. Lüks yatları ve hareketli gece hayatıyla tanınan Saint Tropez’de gezmeye başlayabilirsiniz. Cannes, ünlü film festivali ve tarihi eski kent bölgesi ile dikkat çeker. Nice, geniş sahil şeridi ve muhteşem dağ manzaraları sunar. Kumarhaneleriyle Monte Carlo, tarihi Antibes ve Eze de keşfedilmeye değerdir. Tekne turlarıyla güzel koyları ve körfezleri keşfetmenizi öneririm. Yemyeşil dağlarda yürüyüş yapabilir ve üzüm bağlarının fotoğraflarını çekebilirsiniz. Nice Côte d’Azur Havaalanı ve Toulon-Hyères Havaalanı bölgeye hizmet vermektedir. Tren ve otobüslerle Côte d’Azur’a kolayca ulaşabilirsiniz.
Dordogne Vadisi
Dordogne Vadisi, Fransa’nın güneybatısında yer alan UNESCO Dünya Mirası listesine dahil bir bölgedir. Tarih öncesi mağara resimleri, Orta Çağ kaleleri ve yemyeşil vadileri ile ünlüdür. Tarih ve doğa tutkunları için ideal bir keşif alanıdır. Lascaux Mağaraları, ziyaret etmen gereken ilk yerlerden biridir. Orta Çağ’dan kalma Beynac et Cazena, muhteşem manzaraları ve şatosu ile dikkat çeker. Uçurumun kenarındaki Rocamadour, önemli bir hac yeri olarak keşfedilmeyi bekliyor. Sarlat la Caneda’da Orta Çağ atmosferini yaşayabilir, Jardins de Marqueyssac’ta Fransız bahçesi sanatını görebilirsiniz. Dordogne Vadisi, tarihi ve doğal güzellikleriyle unutulmaz anlar sunar.
Etretat Kayalıkları
Etretat Kayalıkları, Normandiya’da Manş Denizi kıyısında uzanan etkileyici bir falez hattıdır. Beyaz tebeşir kayalıklarıyla ünlü bu bölge, fotoğrafçılar için harika bir mekandır. Falezlerin en ünlüleri “Aiguille Creuse” ve “Arche” olarak bilinir. Seyir alanlarından bu benzersiz kayalıkların muhteşem fotoğraflarını çekebilirsiniz. Patikalarda doğa yürüyüşü yapabilir veya tekne turlarına katılabilirsiniz. Falezlerin eteklerindeki plajlarda yazın deniz ve güneşin tadını çıkarabilirsiniz. Etretat Kayalıkları, birçok sanatçıya ilham kaynağı olmuştur. Çevresindeki kasabalarda restoranlar, kafeler ve sanat galerileri bulunur.
Canyoning Park
Canyoning Park, Fransa’nın güneydoğusundaki Gorges du Verdon’da yer alan bir macera parkıdır. Kaya tırmanışı ve ziplining gibi birçok açık hava etkinliği sunar. Her seviyeye uygun birçok kanyon parkuru mevcuttur. Kaya tırmanışı alanlarında rehberlerle unutulmaz anlar yaşayabilirsiniz. 1000 metreden fazla uzunluğa sahip zipline ile heyecan verici bir deneyim sunar. Parkta büyüleyici doğa yürüyüşü parkurları da bulunmaktadır. Sıcak yaz aylarında dere, nehir ve göletlerde yüzme imkanı bulabilirsiniz. Canyoning Park’a Nice ve diğer Fransız şehirlerinden araba veya trenle ulaşabilirsiniz.
Futuroscope
Futuroscope, Fransa’nın Poitou-Charentes bölgesinde bulunan bir tema parkıdır. 1987 yılında açılan park, Avrupa’nın en büyük tema parklarından biridir. Gelecek temalı olmasıyla dikkat çeker ve birçok heyecan verici bölüm sunar. Arthur ve Minimoys filmine dayalı bölümleri oldukça ilgi görmektedir. The Machine Infernale treni, saatte 100 kilometreye kadar hızlanmaktadır. Robotlar ve insan dansçıların dans ettiği gösteriler de çok sevilmektedir. Küçük çocuklar için özel olarak tasarlanmış Futuroscope Junior da görülmeye değerdir. Futuroscope’a Paris ve diğer Fransız şehirlerinden trenle veya otobüsle ulaşabilirsiniz. Poitiers Havaalanı, parka oldukça yakındır.
Gerardmer Gölü
Gérardmer Gölü, Fransa’nın Vosges bölgesinde bulunan bir buzul gölüdür. Vosges Dağları’nın en büyük doğal gölüdür ve 116 hektarlık bir alana sahiptir. Ortalama derinliği 17 metredir ve yaz aylarında yüzme imkanı sunar. Sandal veya kano ile gölde gezintiye çıkabilirsiniz. Göl kenarında yürüyüş yapabilir veya bisiklet sürerek huzur bulabilirsiniz. Restoranlar, taze balık seçenekleriyle ziyaretçileri kendine çeker. Kış aylarında göl, buz pateni pistine dönüşür. Colmar’dan araba, tren veya otobüsle ulaşmak oldukça kolaydır. Doğa tutkunları için keyifli bir turistik noktadır.
Midi Kanalı
Güney Fransa’da bulunan Midi Kanalı, 240 kilometre uzunluğunda bir UNESCO Dünya Mirası’dır. 17. yüzyılda inşa edilen bu yapı, Atlantik Okyanusu’nu Akdeniz’e bağlar. 1681’de tamamlanan kanal, 63 tünel ve 328 köprüye sahiptir. En etkileyici köprü Orb Köprüsü’dür; yürüyüş yaparak harika fotoğraflar çekebilirsiniz. Tekne gezileriyle Beziers, Carcassonne, Castelnaudary ve Toulouse gibi tarihi şehirleri keşfedebilirsiniz. Midi Kanalı boyunca uzanan üzüm bağları ve ormanlar muhteşem manzaralar sunar. Ayrıca bisikletle veya yürüyerek de keyifli gezintiler yapabilirsiniz. Her yıl 1 milyondan fazla turist burayı ziyaret ediyor.
Fransız Alpleri
Fransız Alpleri, muhteşem manzaralar ve heyecan verici etkinlikler sunan bir bölgedir. Avrupa’nın en yüksek dağ silsilesi olan Alpler, Mont Blanc’ı barındırır. Doğa yürüyüşü parkurları ve devasa kayak merkezleri ile ünlüdür. Tarihi kasabalarda geleneksel Fransız mutfağını deneyimleyebilirsiniz. Chamonix, Mont Blanc’ın eteklerinde yer alan ünlü bir kayak merkezidir. Annecy Gölü, piknik yapmak ve yüzmek için idealdir. Grenoble, Alplerin en büyük şehridir; Val d’Isere ve Aix-les-Bains da popüler yerlerdir. Lyon, Cenevre veya Grenoble’dan bölgeye ulaşım oldukça kolaydır. Kayak, snowboard, doğa yürüyüşü ve daha birçok aktiviteye katılabilirsiniz. Fransız Alpleri, yıl boyunca farklı etkinliklerle dolu bir destinasyondur.
Fransız Rivierası
Fransız Rivierası, her yıl milyonlarca turisti çeken popüler bir bölgedir. Akdeniz kıyısında yer alan bu bölge, lüks tatil beldeleri ile ünlüdür. Nice, Cannes, Saint Tropez ve Monaco gibi turistik şehirlere ev sahipliği yapar. Hareketli gece hayatı ve eğlence mekanlarıyla doludur. Turkuaz renkli deniz ve plajlarda Akdeniz’in tadını çıkarabilirsiniz. Gurme mutfağı ve ünlü şarapları ile gastronomi meraklılarını cezbeder. Nice ve Cannes, bölgede ilk ziyaret edilmesi gereken yerlerdir. Saint Tropez, pahalı yaşam tarzı ve canlı gece hayatıyla dikkat çeker. Eze’nin panoramik manzaraları ve Antibes’in tarihi limanı görülmeye değerdir. Doğa yürüyüşleri, bisiklet gezileri ve yat turları gibi birçok aktivite mevcuttur. Akdeniz manzaralı lüks otellerde konaklayarak rahatlayabilirsiniz.
Gaube Gölü
Gaube Gölü, Fransa’nın Pireneler Dağları’nda bulunan bir buzul gölüdür. Gavarnie buzulunun eteklerinde yer alır ve muhteşem manzaralar sunar. Deniz seviyesinden 1.776 metre yükseklikte bulunan göl, 17 hektar alan kaplar. Gavarnie-Gedre köyünden yürüyerek veya teleferikle ulaşabilirsiniz. Yürüyüş yaklaşık 2 saat sürerken, teleferikle 15 dakikada ulaşabilirsiniz. Göl kenarında doğa yürüyüşü yapabilir veya serin sularında yüzebilirsiniz. Piknik yapmak ve güzel fotoğraflar çekmek için ideal bir yerdir. Rehberli turlar ile gölü keşfetmek mümkündür.
Grand-Riviere
Grand-Riviere, Martinique adasının kuzeydoğu kıyısında, Atlantik Okyanusu manzaralı şirin bir kasabadır. Yaklaşık 8.000 kişilik nüfusu ve beyaz kumlu plajlarıyla ünlüdür. Kasaba, yemyeşil yağmur ormanları, renkli balıkçı tekneleri ve rom üretimiyle tanınır. Grand-Riviere Plajı, turkuaz sularıyla gün boyu keyifli bir mola sunar. La Maison du Cacao müzesi, kakao ve çikolata yapımına dair zengin bir koleksiyona sahiptir. Kelebek bahçesi ve Rhumerie Saint-James damıtımevi de ziyaret edilebilir. Kasaba, yıllık balıkçı tekne festivaliyle de dikkat çeker.
Korsika
Korsika, Akdeniz’in vahşi doğa cenneti olarak bilinen bir turistik adadır. Dağlık alanları, el değmemiş plajları ve turkuaz denizi ile ünlüdür. Ajaccio, adanın başkenti ve Napolyon Bonapart’ın doğduğu yerdir. UNESCO Dünya Mirası olan Calanques de Piana, doğal güzellikleri görmek için idealdir. Bonifacio, uçurum kenarındaki tarihi bir şehir olarak dikkat çeker. İles Lavezzi’ye tekneyle geçerek deniz ve güneşin tadını çıkarabilirsiniz. Dalış yapmak ve doğa yürüyüşlerine çıkmak için Scandola Doğa Koruma Alanı’na gidebilirsiniz. Bisiklet gezileri ve kampçılık gibi etkinlikler de mevcut. Korsika’ya Marsilya, Nice veya Toulon’dan feribotla ulaşabilirsiniz. Ayrıca, Ajaccio ve Bastia’dan direkt uçuşlar da düzenlenmektedir. Haziran, temmuz ve ağustos aylarında denizin tadını çıkarmak için ideal zamandır.
Loire Vadisi
Loire Vadisi, Fransa’nın orta kısmında bulunan UNESCO Dünya Mirası bir bölgedir. Şatolar Vadisi olarak da bilinir ve tarihi kasabalarla ünlüdür. Rönesans ve Orta Çağ’dan kalma birçok şato, muhteşem manzaralar sunar. Üzüm bağları ve şarap imalathaneleri keşfetmek için ideal bir yerdir. Chambord Şatosu, Rönesans mimarisinin en güzel örneklerinden biridir. Kadınların Şatosu olarak bilinen Chenonceau Şatosu da harika fotoğraflar için idealdir. Cheverny Şatosu ve Amboise Şatosu da mutlaka görülmelidir. Chinon Kalesi, tarih meraklıları için önemli bir noktadır. Villandry Bahçeleri, dünyaca ünlü teraslı bahçeleriyle fotoğraf tutkunlarını çeker. Loire Vadisi, gastronomi turizmi açısından da popülerdir; restoranlarda geleneksel Fransız yemekleri tadabilirsiniz. Bisiklet, yürüyüş, kano ve tekne turları gibi aktivitelerle dolu bir bölgedir.
Lüksemburg Bahçeleri
Lüksemburg Bahçeleri, Paris’in kalbinde yer alan huzurlu ve büyüleyici bir yerdir. 1612’de tasarlanan bu 25 hektarlık bahçede çiçekler, heykeller ve Medici Çeşmesi’ni görebilirsiniz. Fransız kraliçeleri ve mitolojik figürlere adanmış 100’den fazla heykel bulunur. Yürüyüş yapabilir veya bisiklet kiralayarak bahçeyi keşfedebilirsiniz. Çocuk oyun alanları ve geniş çimenlik alanlar dinlenmek için idealdir. Lüksemburg Bahçeleri, Paris’in kalabalığından uzaklaşıp huzur bulabileceğiniz popüler bir duraktır.
Mont Saint Michel Adası
Fransa’nın kültürel miraslarından biri olan Mont Saint Michel, Normandiya’da yer almaktadır. UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde bulunan ada, gelgit hareketleriyle ünlüdür. 8. yüzyılda inşa edilen Gotik manastır, turistler için büyüleyici bir durak niteliğindedir. 78 metre yüksekliğindeki kulesinden harika manzaralar sunmaktadır. Ada, küçük evler, hediyelik eşya dükkanları, kafeler ve restoranlarla doludur. Adanın ana caddesi olan Grand Rue, keyifli yürüyüşler için idealdir. En yüksek nokta olan Merveilles’ten muhteşem fotoğraflar çekilebilir. Mont Saint Michel, tarihi bir atmosferde eşsiz bir deneyim sunar.
Nantes Adası Makinesi
Nantes Adası Makinesi, şehrin en ilginç ve popüler tema parklarından biridir. Jules Verne ve Leonardo da Vinci’den ilham alan dev makinelerle doludur. En ikonik figür, 12 metre yüksekliğindeki dev fil makinesi Grand Elephant’tır, turistleri sırtında gezdirir. 30 metrelik dev atlıkarınca, deniz canlıları figürleriyle dikkat çeker. Le Jardin des Plantes’de dev salyangozlar, örümcekler ve böcek makineleri fotoğraf çekmek için idealdir. Kanat çırpan makine heronlar da büyük ilgi görür. Kafe, restoran ve çocuk oyun alanlarıyla dolu bu park, eğlenceli bir keşif noktasıdır.
Nantes Botanik Bahçesi
Nantes Botanik Bahçesi, şehir merkezinde 1807’de kurulan ve 7 hektara yayılan bir doğa cennetidir. UNESCO Dünya Mirası Listesi’ndeki Loire Vadisi’nin parçası olan bu bahçe, huzur bulmak için idealdir. Fransız, İngiliz, Japon bahçeleri gibi farklı temalara sahip bölümleriyle ilgi çeker. Tropik bitkilerden kaktüslere, 10.000’den fazla bitki türü sergilenir. 200 yaşındaki ağaçları görebilir, seraları ve arboretumu keşfedebilirsiniz. Çocuk ve yetişkinler için eğitim programları ve etkinlikler de düzenlenmektedir. Bahçe, doğaseverler ve fotoğrafçılar için vazgeçilmez bir duraktır.
Pierre Bölgesi
Fransa’nın güneydoğusunda yer alan Pierre, Akdeniz manzaraları ve ılıman iklimiyle ünlü bir bölgedir. Bölge, hem yaz hem kış turizmi açısından popüler destinasyonlardan biridir. Akdeniz kıyısındaki plajları, lüks tatil köyleriyle dikkat çeker. Aynı zamanda Mont Blanc, kış sporları için mükemmel bir seçenek sunar. Parfüm ve zeytinyağı üretimiyle de dünyaca bilinir. Yürüyüş, bisiklet, kayak ve snowboard için geniş olanaklar sunar. Pierre’e uçak, tren veya arabayla rahatlıkla ulaşabilirsiniz. Nice, Marsilya ve Toulon havalimanları bölgeye hizmet verir.
Pilatus Kumulları
Pilatus Kumulları, Bordeaux yakınlarında bulunan ve Avrupa’nın en yüksek kumulunu barındırır. La Grande Dune du Pilat, 107 metre yüksekliği ve 500 metre genişliğiyle dikkat çeker. Kumullar, yaklaşık 6000 yıl önce rüzgar ve denizle oluşmuştur. Nadir bitki ve hayvan türlerine ev sahipliği yapar. Kumullarda doğa yürüyüşleri yapabilir veya kayma etkinliklerine katılabilirsiniz. Atlantik Okyanusu ve Arcachon Körfezi’nin manzarasını görebilirsiniz. Yamaç paraşütü ile bu güzellikleri kuş bakışı izlemek mümkündür. Bordeaux’dan 60 kilometre uzaklıktaki Pilatus Kumulları’na arabayla, trenle veya otobüsle ulaşabilirsiniz.
Provence
Provence, Fransa’nın güneydoğusunda yer alan turistik bir bölgedir. Büyüleyici lavanta tarlaları, zeytinlikler ve üzüm bağları ile ünlüdür. Yıl boyunca Akdeniz iklimi, güneşli hava ve lezzetli mutfak sunar. Luberon bölgesi, lavanta tarlaları ve tarihi kasabalarla keşfedilmeye değerdir. Seyir alanlarından büyüleyici panoramik fotoğraflar çekebilirsiniz. Roussillon, renkli evleri ile fotoğraf tutkunları için idealdir. Arles, Roma döneminden kalma eserleri ile dikkat çeker. Avignon, ünlü Papalık Sarayı ile keşfedilmeye değer bir yerdir. Aix-en-Provence, ilginç çeşmeleri ve tarihi binaları ile ünlüdür. Burada geleneksel Fransız mutfağından lezzetler tadabilirsiniz. Bisiklet turları, doğa yürüyüşleri ve şarap tadımı gibi aktiviteler mevcuttur. Provence, doğal güzelliklerini keşfetmek için harika bir destinasyondur.
Rhône Nehri
Rhône Nehri, Cenevre Gölü’nden doğarak Lyon, Avignon ve Marsilya’dan geçer. 812 kilometre boyunca büyüleyici manzaralar sunar ve Fransa’nın en uzun ikinci nehridir. Önemli bir ulaşım ve ticaret yolu olmasının yanı sıra su sporlarıyla da popülerdir. Nehir gezisi sırasında Pont du Gard ve Avignon Papalık Sarayı gibi tarihi yerleri keşfedebilirsiniz. UNESCO Dünya Mirası listesindeki Lyon Eski Şehir’i de ziyaret edebilirsiniz. Rhône Vadisi, şarap üretimi ile ünlüdür; şarap imalathanelerini gezebilir ve tadımlar yapabilirsiniz. Nehir boyunca bisiklet yolları mevcuttur, bisiklet kiralayarak çevresini gezebilirsiniz. Yürüyüş parkurlarında muhteşem fotoğraflar çekmek için ideal bir alandır. Rhône Nehri, tarihi ve doğal güzellikleriyle milyonlarca turisti kendine çeker.
Sainte-Anne
Sainte-Anne, Fransa’nın Guadeloupe adalar bölgesinde bulunan bir doğa cennetidir. Grande-Terre Adası’nın güneydoğu kıyısında yer alır. Güzel plajları, yemyeşil yağmur ormanları ve renkli kültürü ile ünlüdür. Nüfusu yaklaşık 24.000 olan Sainte-Anne, tropikal iklimi ile dikkat çeker. Yüzmek, güneşlenmek ve şnorkelli dalışlar için idealdir. Küçük yağmur ormanlarında yürüyüş yapabilir ve doğa fotoğrafları çekebilirsiniz. Sainte-Anne Plajı, beyaz kumları ve turkuaz denizi ile popülerdir. La Pointe des Chateaux, muhteşem manzaralar sunarak fotoğraf tutkunlarını cezbeder. Le Domaine de Valombreuse, eski bir şeker plantasyonu ve botanik bahçesidir. Le Marche de Sainte-Anne, yerel ürünler ve el sanatları bulabileceğiniz bir pazardır. Sainte-Anne’i ziyaret için en iyi zaman, Aralık’tan Nisan’a kadar olan kuru sezonudur. Bu dönemde hava sıcak ve güneşlidir.
Saint Tropez
Saint Tropez, Fransa’nın Côte d’Azur bölgesindeki en turistik yerlerden biridir. Zengin ve ünlülerin yaz tatili destinasyonu olarak bilinir. Bir zamanlar küçük bir balıkçı kasabasıydı, 1950’lerde üne kavuştu. Günümüzde lüks yatlar, mağazalar ve pahalı gece kulüpleri ile doludur. Pampelonne, Tahiti, Bouillabaisse ve Canebiers plajları en popüler plajlarıdır. Eski Liman, lüks yatların bulunduğu hareketli bir gezi alanıdır. Liman kenarındaki kafelerde muhteşem manzaraların tadını çıkarabilirsiniz. 16. yüzyıldan kalma La Citadelle, şehir ve liman manzarası sunar. Kalede Denizcilik Müzesi’nin koleksiyonlarını da inceleyebilirsiniz. Notre Dame de la Misericorde Kilisesi ve Annonciade Müzesi de ilgi çeker. Salı günleri kurulan pazar, yerel ürünler ve hediyelik eşyalar sunar. Saint Tropez’e en yakın havalimanı Toulon-Hyères Havalimanı’dır. Havalimanından merkeze taksi, otobüs veya özel transferle ulaşabilirsiniz.
Sen Nehri
Sen Nehri, Fransa’nın kuzeybatısında bulunan en uzun ikinci nehirdir. 777 kilometre uzunluğundaki nehir, Paris’in içinden geçerek muhteşem manzaralar sunar. Burgonya’dan doğar ve Manş Denizi’ne dökülür, Paris’i ikiye böler. Nehir boyunca birçok köprü, ada ve tarihi yapı yer alır. Su taşımacılığı, turistik geziler ve eğlence için kullanılır. Tekne turlarına çıkarak en güzel manzaraları görebilirsiniz. Nehir kenarındaki kafelerde mola vererek manzaranın tadını çıkarabilirsiniz. Ayrıca, bisiklet yollarında bisiklet kiralayarak keyifli geziler yapabilirsiniz. Sen Nehri, Paris’in simgelerinden biri olarak keşfedilmeye değer.
Strazburg Büyük Adası
Strazburg Büyük Adası, Ill Nehri ile çevrili ve UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer almaktadır. Tarihi binaları, kanalları ve Arnavut kaldırımlı sokaklarıyla ünlüdür. İlk durak olarak, 12. yüzyıldan kalma Strazburg Notre Dame Katedrali’ni ziyaret edebilirsiniz. Pembe kumtaşı cephesi ve vitray pencereleri ile katedral büyüleyici bir mimariye sahiptir. Ada üzerindeki Petite France, renkli evleri ve kanalları ile fotoğraf çekmek için idealdir. 18. yüzyıldan kalma Rohan Sarayı, müzesi ve tarihi odalarıyla keşfedilmeye değerdir. Ada, tramvay veya otobüsle şehir merkezinden kolayca ulaşılabilir.
Su Aynası – Miroir d’eau
Su Aynası, Bordeaux’nun en turistik noktalarından biridir ve Michel Corajoud tarafından tasarlanmıştır. Garonne Nehri’ne bakan bu yansıtıcı havuz, Place de la Bourse’un karşısında yer alır. 3.450 metrekarelik alanı kaplayan havuz, dünyanın en büyük yansıtma havuzlarındandır. Granit levhalardan yapılan havuz, yaklaşık 2 santimetre derinliğinde ince su tabakasıyla kaplıdır. Güneşli günlerde çevredeki binaların yansımalarını muhteşem bir şekilde oluşturur. Her 15 dakikada bir su pompalayarak büyüleyici bir sis etkisi yaratır. Nisan’dan ekim ayına kadar ziyaret edilmesi önerilen bu yapı, sanatsal bir simge olarak öne çıkmaktadır. Yansıma ve sis efektlerinin tadını çıkarmak için ideal bir yerdir.
Tuileries Bahçesi
Paris’in merkezinde, Louvre Müzesi yanında yer alan Tuileries Bahçesi, şehrin en popüler parklarından biridir. 16. yüzyılda kurulan bahçe, uzun süre kraliyet ailesine ait özel bir bahçeydi. Heykeller, çeşmeler ve rengarenk çiçeklerle süslü bu yemyeşil alan halka açıldığında hızla sevildi. Farklı ağaçlar arasında yürüyüş yapabilir, fotoğraflar çekebilirsiniz. Çocuk oyun alanları ve kafeler de dinlenmek için idealdir. Bisiklet kiralayarak parkı keşfetmek, bahçenin tadını çıkarmanın harika bir yoludur.
Fransa’nın parkları ve doğal güzellikleri, sadece nefes kesici manzaralar sunmakla kalmıyor; aynı zamanda sürdürülebilir turizm anlayışını da destekliyor. Boulogne Ormanı’nda huzurlu bir yürüyüş yapabilir, Calanques’ta doğa sporlarının tadını çıkarabilir ya da Etretat Kayalıkları’nın eşsiz manzarasıyla büyülenebilirsiniz. İster deniz kenarında, ister dağlarda veya şehir merkezlerinde olsun, Fransa’nın bu doğal hazineleri, her ziyaretçisine unutulmaz anlar yaşatıyor. Fransa’yı keşfederken bu eşsiz güzellikleri mutlaka seyahat listenize ekleyin ve doğayla iç içe keyifli bir tatilin tadını çıkarın.
Fransa’da Gezilecek Sanat ve Eğlence Merkezleri
Fransa, dünya çapında ünlü sanat ve eğlence merkezleriyle kültürel bir hazine sunmaktadır. Disneyland Paris’ten Pompidou Merkezi’ne kadar birçok farklı deneyim, ziyaretçilere hem eğlenceli hem de sanatsal anlar yaşatır. Ülkenin her köşesinde bulunan bu merkezler, hem aileler hem de sanat tutkunları için büyüleyici bir keşif alanı sunar. Fransa’nın en önemli sanat ve eğlence merkezlerinde unutulmaz anılar biriktirebilirsiniz.
Disneyland
Paris’e yaklaşık 32 kilometre uzaklıkta bulunan Disneyland Paris, Fransa’nın en popüler eğlence parklarındandır. Park, iki tema parkı, yedi otel ve Disney Köyü’nden oluşmaktadır. Disneyland Paris, her yaş grubuna hitap eden onlarca eğlence sunmaktadır. Walt Disney Studios, Worlds of Marvel ve Toon Studio, en çok ilgi gören bölümler arasındadır. Parkta mağazalar, restoranlar, barlar, sinema, bowling salonu ve gece kulübü gibi olanaklar mevcuttur. Disneyland Paris’e ReR A tren hattı veya otobüslerle kolayca ulaşabilirsiniz. Çocuklu aileler için ideal olan parkta, Disney Kalesi ve Marvel kahramanları büyük ilgi görmektedir.
La Ramee Eğlence Merkezi
Montpellier’de yer alan La Ramee Eğlence Merkezi, Avrupa’nın en büyük eğlence merkezlerindendir. 100 hektarlık alanda lunapark, su parkı, akvaryum ve sinema seçenekleri sunar. Ayrıca kafe, restoran ve mağazalarla dolu turistik bir destinasyondur. Dev roller coaster’larda adrenalin yaşayabilir, su parkında serinleyebilirsiniz. La Ramee, her yaştan ziyaretçi için eğlenceli bir gün geçirmek için ideal bir yerdir.
Moulin Rouge
Paris’in en ikonik yapılarından biri olan Moulin Rouge, dünya çapında ünlü bir kabaredir. 1889 yılında inşa edilen ve kırmızı yel değirmeniyle tanınan bu kabare, 850 kişilik kapasiteye sahiptir. Moulin Rouge’da her akşam, etkileyici French Cancan gösterileri sergilenmektedir. Kabare, kırmızı kadife perdeler, altın varaklar ve şık avizelerle zengin bir dekorasyona sahiptir. Tüylerle süslenmiş kostümler ve canlı müzik eşliğinde büyüleyici bir atmosfer sunmaktadır. Dünya mutfaklarından gurme akşam yemeklerinin tadını çıkarabileceğiniz unutulmaz bir gece sizi bekliyor.
Pompidou Merkezi
Pompidou Merkezi, Paris’in en önemli modern ve çağdaş sanat merkezlerinden biridir. 1977’de açılan bu dev sanat kompleksi, 20. ve 21. yüzyılın başyapıtlarına ev sahipliği yapar. Avrupa’nın en büyük modern sanat müzelerinden biri olan merkez, dikkat çekici mimarisiyle de ünlüdür. Yıl boyunca sergiler, konserler ve performanslar düzenlenir. Kandinsky, Picasso, Matisse, Duchamp ve Warhol gibi sanatçıların eserlerini yakından görebilirsiniz. Pompidou Merkezi, sanatseverlerin Paris gezilerinde mutlaka uğraması gereken bir yerdir.
Toulon Operası
Toulon Operası, Fransa’nın güneydoğusundaki Toulon’da 1862’de inşa edilen etkileyici bir yapıdır. Paris’teki Palais Garnier’den sonra ülkenin en büyük ikinci opera binasıdır. İtalyan Rönesans tarzındaki mimarisi ve altın varaklı iç dekorasyonuyla dikkat çeker. 1.800 kişilik kapasitesiyle Avrupa’nın en büyük opera sahnelerinden biridir. Her yıl opera, bale ve konser gibi etkinlikler düzenlenir. Yıllık 200.000 ziyaretçi ağırlayan Toulon Operası, sanatseverler için kaçırılmaması gereken bir duraktır.
Fransa’daki sanat ve eğlence merkezleri, farklı ilgi alanlarına hitap eden geniş bir yelpaze sunar. İster Disneyland Paris’in büyülü dünyasında eğlenin, ister Pompidou Merkezi’nde çağdaş sanatın derinliklerine dalın; her ziyaretçi için keşfedilecek çok şey vardır. Bu merkezler, Fransa’nın kültürel zenginliklerini deneyimlemenin mükemmel bir yoludur ve gezinizin unutulmaz anları arasında yerini alacaktır.
Fransa’da Alışveriş
Galeries Lafayette
Galeries Lafayette, Paris’te Haussmann Bulvarı’nda bulunan ünlü bir alışveriş merkezidir. 1893 yılında kurulan mağaza, lüks moda, kozmetik ve ev ürünleri sunar. Art Nouveau tarzındaki mimarisi, kubbesi ve vitray pencereleriyle dikkat çeker. 1912’de Avrupa’nın ilk yürüyen merdivenini kurmasıyla bilinir. Teras katından Paris manzarasının tadını çıkarabilirsiniz. Mağaza, her yıl düzenlenen etkinliklerle ziyaretçi akınına uğrar. 10 milyondan fazla turist burayı her yıl ziyaret ediyor. Paris’te mutlaka görülmesi gereken yerlerden biridir.
Les Halles
Paris’in 1. bölgesinde yer alan Les Halles, şehrin en hareketli noktalarından biridir. Geçmişte pazar alanı olan bu bölge, bugün modern bir alışveriş merkezine dönüşmüştür. Westfield Forum des Halles, 150’den fazla mağaza ve restoran sunar. Nelson Mandela Parkı ve Forum des Images, en çok ziyaret edilen alanlardandır. Les Halles, sokak sanatçıları ve etkinliklerle sürekli hareketli bir atmosfere sahiptir. Bölge, alışveriş, kültür ve eğlence için keşfedilmeye değer.
Pommeraye Pasajı
Pommeraye Pasajı, Nantes’in en ünlü tarihi yapılarından biridir. 1843’te inşa edilen bu 19. yüzyıl pasajı, cam tavanı ve mermer zeminiyle dikkat çeker. Heykelleri ve freskleri de göz alıcı güzelliktedir. Onlarca ünlü mağaza, şık kafe ve restoranın bulunduğu pasaj, turistlerin favori duraklarındandır. Hem alışveriş yapabilir hem de Fransız mutfağının lezzetlerini deneyebilirsiniz. Pommeraye Pasajı, Nantes’in tarihi ve mimarisini keşfetmek için ideal bir yerdir.
Fransa’da gezilecek yerler, tarihi zenginlikler, doğal güzellikler ve kültürel miraslar açısından sınırsız bir keşif vaat ediyor. İster sanat dolu müzelerde zaman geçirin, ister büyüleyici sokaklarda gezinin; Fransa, her ziyaretçisine unutulmaz anılar biriktirme fırsatı sunuyor. Fransa’nın her bir köşesi, her zevke uygun farklı bir deneyimle sizi bekliyor.
Bu makaleleri görmek isteyebilirsiniz :